Türkiye’nin kendi içinde ve bölgesinde yaşadığı bunalım ve krizlerin bölgesinde gerçekleştirmeye çalıştığı açılım çalışmalarının sadece Türkiye’ye özgü verilerle açıklamaya çalışma çok büyük bir yanılgı olacağı düşüncesindeyim. Jeopolitik konumu itibariyle Türkiye merkez bir olarak karşımıza çıkmaktadır.
Küresel güçlerin at oynatmaya çalıştığı projelerin kesişim noktasında olan Türkiye artık büyük bir değişim sürecine girerek, hareket alanın genişletmek üzere hızla güçleniyor.
Bu durumdan rahatsız olan küresel güçlerin yazıp, iş birlikçilerin oynadığı oyunların sonunda çok ciddi çatışma ortamları oluşturuyor. Bu durum bölgeler arasında çok ciddi güç kaymalarına neden olurken, birçok ülkenin de hareket alanını sınırlandırıyor. Sonrası bildiğiniz gibi ülkeler arasında yaşanan büyük gerilimlere neden oluyor.
Türkiye’yi bu konuda yönetemeyeceğini, sindiremeyeceğini, diş geçiremeyeceğini anlayan ülkeler bu hızlı yükselişi durdurmak için var güçleriyle saldırmaya devam ediyor. Darbelerden, müdahalelere, ekonomik oyunlardan tutun hepsi Türkiye’yi bir eksene sıkıştırma çabasından ibarettir.
15 Temmuz’da bu vesayetçi sistemin çöküşünü izleyenler, bu ülkenin yükselişiyle birlikte yıldızının parlaması geleceğin merkez güçlerinden birinden bir yere gelerek meydan okumasından birileri şimdiden ürkmeye ve endişelenmeye başladığı ortada.
Bu saatten sonra Türkiye’yi yöneteceklerini zannetmeyi bırakın, denetim almayı değil, durdurulmayı hiç değil, sadece nasıl yavaşlatabiliriz hesabı içindeler. El avuçlarını ovuşturarak Türkiye’deki senaryolarını gerçekleştirdikten sonra izleyenlerin dönemi sonsuza dek kapanmıştır.
Türkiye için artık belli bir güçlerin hesabına mahkum olma ve bir ittifakın halkası kontrolüne sığmayacak kadar kendi rotasını çizecek güçtedir.
Günün Sözü: Kendini başkalarıyla kıyaslarsan mutsuz veya kibirli olursun. Çünkü her zaman senden iyi ve kötü durumda birilerini bulursun. / Şeyh Edebali