Tebrikler Osman’ım
Merhamet ve Emek Ödülleri sahiplerini buldu.
Öz-Taşıma İş Sendikası’nın sponsorluğunda, meslektaşımız Seyfi Uzunkök’ün organize ettiği ve bu yıl ilki gerçekleşen törende, en önemli ödüllerden birine muhabirimiz Osman Akdoğan layık görüldü.
Osman kardeşim, yılın “basın emekçisi” seçildi ve ödülünü Türkiye Büyük Millet Meclisi eski Başkanı Bülent Arınç’ın elinden aldı.
Osman kardeşimi tebrik ediyorum.
O ki, Başkentimizin en hızlı, en gözü kara, en delikanlı, en doğal gazetecilerinden biridir.
Ve o ki, aynı zamanda son derece iyi bir aile babasıdır.
Bu ödülü fazlasıyla hak ettiğini düşünüyorum.
Ödülün hayırlı olsun kardeşim.
Bir takdir de bu ödülleri belirleyici arkadaşlara…
Osman Akdoğan ismi son derece isabetli olmuş.
Tebrikler, tam isabet.
Sadece Osman mı?
Hayır…
Böylesi bir organizasyonda belki de ilk defa “sade kahramanlar”ımız ödüllendirildi.
Mesela, hurdacılık yaparak geçimini sağlarken, satın aldığı eski sobanın içinden çıkan altınları sahibine veren Aşır Öztürk adlı vatandaş…
Yangın çıkan gecekonduya girip, yanmak üzere olan yaşlı kadını kurtaran Batuhan Sekmen adlı vatandaş yine.
Ödüle layık görülen isimlerden.
Helal yani, Seyfi Uzunkök ve arkadaşlarına.
***
Organizasyon ödül vereceği kişileri isabetli tercihlerinin yanında konuşmacıların verdiği mesajlarla da dikkatimi çekti.
“Merhamet ve Emek Ödülleri”nin sahiplerine takdim edildiği törene, Meclis eski Başkanı Arınç’ın yanı sıra çok sayıda siyasetçi, belediye başkanı, STK temsilcisi katıldı.
Arınç konuşmasında, önemli mesajlar verdi.
Siyasetten ayrıldıktan sonra kendini sosyal araştırmalar verdiğini belirten Arınç, bu alanda anketler yaptıklarını anlatırken, toplum olarak değerlerimizi kaybettiğimizin farkına vardıklarına vurgu yapıp, şunları söyledi:
“Merhamete, ahlaka, dostluğa, arkadaşlığa duyulan özlem… Vefa denen bir şey var ona duyulan özlem, sadakat diye bir şey vardı ona duyulan özlem…”
“Nerede eski arkadaşlıklar, cezaevi arkadaşlıkları, dava arkadaşlıkları, yol arkadaşlıkları, kardeşi için kendini feda eden insanların fedakârlıkları… Bunlarda tükendik arkadaşlar.”
“Merhamet mutlaka olacak. Bütün canlılara, bütün mahlukata merhamet etmemiz lazım. Merhamet borularını bütün evlere döşememiz lazım. ‘Merhamet’ deyince insanın onu baş üstünde taşıması lazım. Merhamet duygusunu, iyilik duygusunu çoğaltalım ki huzurlu bir ülkede yaşayalım.”
Bunları söyleyen Arınç diye demiyorum, bir başkası da olabilir…
Hatta bir CHP’li de olabilir.
Sonuçta kim olursa olsun, gerçekten de üzerinde durulması gereken sözler, tespitler, değerlendirmeler bunlar.
Herkesin kulağına küpe olmalı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.