15 Temmuz kanlı darbe girişimini başaramayan ve sevinci kursağında kalıp önleri kesilen FETÖ'cüler bu aralar FETÖ lideri Gülen'in "Darbe değil tiyatro" sözlerini lakırdıyorlar. Sosyal paylaşım sitelerinde yaptıkları paylaşımlarla hala kendilerini aklayıp Türkiye'yi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı darbe oyunu yaptığıyla ilgili suçlayan kan emici canavarlar şu sorularımı iyi okuyup cevaplamaları ve aldıkları cevaplarla gerçeği görmelerini umut ediyorum...

***

Birinci soru: Şuana kadar darbe girişiminin ardından görünen suçluların yanı sıra bu darbeyi planlayan ve darbe girişiminde etkisi olan hainler "Neden Bylock diye bir program üretme gereği duydular?"

***

İkinci soru: "Tanklar neden halkın üzerine sürüldü? Tanklar yerine bakanlar ve başbakan önce tutsak edilmesi gerekmez miydi?" diye soran cahil FETÖ'cüler şeytanlaşmış lideriniz öyle bir beddua etti ki Yüce Rabbim onun bedduasını kabul etti ve sevinciniz kursağınızda kaldığı için tankları sokaklara çıkartarak halkı susturmayı amaçladınız. Eğer imkânınız olsaydı ikinci olarak başbakan ve bakanları tutsak etmeye çalışacaktınız ama siz o kadar hainsiniz ki halkın uçaklarıyla bombaladığınız mecliste Yozgat'ın yiğit evladı Bekir Bozdağ'ın "Eğer ölecekse burada öleceğiz" nidası ile ne yapacağınızı şaşırdınız. "Halk sokağa dökülmeseydi başbakan ve bakanları tutsak etmeyecek miydiniz?" -ki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı öldürmeye bile çalıştınız..-

***

Üçüncü soru: Amerika’nın kucağında kök salan efendiniz sizin büyüklerinize verdiği emirler ve köpeklik madalyaları ve dolarlar neden ortaya çıktı?

***

Dördüncü soru: Ağızlarınızda "darbe tiyatrodur" diye çıkıyor ama o gün ve gece halkın üstüne sıkılan roket mermilerinden haberiniz yok gibi davranıyorsunuz? Pilotların arasında geçen hain konuşmaları ve torpille devlet kurumlarına yerleştirdiğiniz insanları kullandığınızdan hiç bahsetmiyorsunuz. Soruları çalan ve kurumlara torpille yerleştirilen sizin adamlarınız değil mi?

***

Beşinci ve son soru: Amerika'da bulunan efendinizi (haşa) Peygamber nazarıyla ve Bediüzzaman'ın ardından gelen âlim olarak görüyorsunuz. Değil efendiniz Peygamber olmak, siz bu asrın üstadı ve dünyayı nurlarıyla aydınlatarak hapishane köşelerini kendine Yusuf-i medrese eden Beddiüzzaman'ın "Ben Mekke ve Medine'de olsam yine buraya gelirdim; çünkü burası Âlem-i İslam'ın anahtar merkezidir. Buranın düzelmesi Âlem-i İslam'ın düzelmesine vesile olacak." sözünü hiç duymamışsınız ki kendinize fitne merkezi olarak Amerika'yı seçmişsiniz. Neden cesurca gelip Türkiye'de her şeyin hesabını vermiyorsunuz? Mahkemeler elinizden alınıp, hakimleriniz hapishanelere konduğu için mi? Bediüzzaman kendisini adaletle yargılamayan mahkemelerde bile verilen cezayı kabul edip sabrederken sizin bu korkaklığınız altında yatan sebep tasmalarınızın Amerika'nın elinde olması mı?

***

Bu soruların cevaplarını verebilen FETÖ'cüler nerede ve nasıl yanlış yaptığını çok iyi anlar. Vesselam...