Adak adamak, kurban kesmek ve paylaşmak tüm semavi dinlerde değişik ad ve zamanlarda önemli olarak görülen bir ibadettir. Hem kurtarıcıya ya da yaratıcıya şükretmek ve hem de dostlarla sevdiklerinde imkânı olmayıp kesemeyenlerle et paylaşarak sosyal ve toplumsal görevi yerine getirmeyi sağlayan bir ibadet olarak karşımıza çıkıyor.

Tüm semavi dinlerde olan kurban ibadetinin önemi değişik olay ve ritüellere bağlanmaktadır. Hepsinde esas olan şükür ve paylaşım ortak noktadır.

İslam dini son semavi din olması nedeniyle diğer semavi dinlerin bu konuda yaptığı ya da kabul ettiği ibadet ve uygulamaları şükür ve paylaşım esasında karşı çıkmamakta ve desteklemektedir.
Günümüz İslam dünyası durumu ortadadır. Hepimizce malumdur. Gazze başta olmak üzere doğu Türkistan Myanmar, Somali, Sudan ve daha nice adını sayabileceğimiz ülkelerde açlık sefalet ve zülüm hakimdir.

Maalesef ki İslam ülkeleri arasında sosyal ve sistem bütünlüğü olmaması nedeniyle mahzunsa ve mazlum milletlere yeterince destek ve yardım yapılamamaktadır.

Ülkemizde de sosyal politikalar maalesef istendiği düzeyde değildir. Bu konuda devletimizin resmi olarak uygulamaya koyduğu “Soysal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu” üzerine düşen görevi layığı ila yapmakta fakat istenilen verim alınamamaktadır.

Kısaca SYDV dediğimiz fon uygulaması il ilçe ve belde mahalle bazında ihtiyaç sahibi ailelere ulaşarak destek olmaya çalışmaktadır. Esasında iyi niyetli olan fakat uygulamada sıkıntıları ortaya çıkan yardımlar bazen vicdanları yaralamaktadır.

Görevim gereği taşrada bulunduğum yıllarda fon üyesi olarak da çalışmak nasip oldu. Uygulama; kişinin müracaatı ile ilçede bulunan heyet tarafından incelenmesi ve değerlendirmesi sonucu ihtiyaç sahibinin tespiti ve desteği olarak yapılmakta idi.

Kişi sosyal destek uygulamasına müracaat edecek, mahallesindeki muhtarı, mahallesindeki siyasi parti üyesi, belediye temsilcisi, idari amirler den oluşan komisyon vatandaşın müracaatını önce ön değerlendirmeye tabi tutuyor akabinde yerinde inceleme yaparak sonuçlandırıyordu.

Bu uygulama sakat bir uygulamadır. İnsan hayatı belli aşamalarında ekonomik olarak iyi belli aşamalarında kötü olabilir. Zenginlik bugün var yarın yoktur. Müracaat eden kişi muhtara oy vermedi ise, muhtar olumsuz kanaat bildirebiliyor, siyasi parti üyesi partisine oy vermeyeni olumsuz değerlendirebiliyor ha keza belediye temsilcisi de öyle…

Yine bu temsilcilerin olduğu bir fon heyetine vatandaş müracaat ederken çekince ve kaygı duyarak müracaat etmek istemiyor

Yapay zeka uygulamalarının geliştiği, tüm vatandaşların bilgilerine uzaktan ve online olarak eksiksiz ulaşılabildiği çağda kişinin destek uygulamaları için başvurusunu beklemek vatandaşa saygısızlıktır.
Yapılacak bir program ile;

Vatandaşın banka hesap bilgileri, tapu kayıt bilgileri, araç tescil bilgileri, aile bireyi sayıları ve okuyan çocuk ve öğrenci bilgileri, vefat eden eş, ayrılan aile birey bilgilerinden (çoğaltılabilir) oluşan bir bilgi havuzu oluşturularak kişinin belirlenecek bir varlık katsayısının altına düşmesi durumunda haberi ve bilgisi olmadan ona destek olabilmek…

Çok mu ütopik?

Mesele; dert sahibi ve derman isteyene onurunu zedelemeden ve hakkaniyetle destek olabilmektir. İnsan onuruna yakışır uygulamaları hayata geçirebilmektir.

İnşallah muvaffak olunur

Son söz; lanet olsun İ(t)rail’e, lanet olsun onun destekçilerine…

Bayramınız mübarek, huzur ve mutluluğunuz daim olsun. Tüm insanlığın huzur ve mutluluğa kavuştuğu bayramları görmek nasip olsun inşallah…

Saygılarımla…