İndirim, zam ve KDV falan filan derken, Mart ayının ilk gününde yaşadığım olay sanırım ömrüm boyunca unutamayacağım saçma bir anı olarak hafızamda yer alacak. Marketlerin KDV indirimi çatısına sığınarak ve haftalık kampanyalı ürün afişleri altına sığınarak yaptıkları indirim, çoğu zaman bütçeyi aşağı indirir cinsten oluyor.

1 Mart 2022 tarihinde yaşadığım olay ise; bütçeyi indirmekle kalmıyor, yüz ifademi de geriyor. Aylık alışverişimi yapmak için, Ankara’nın Sincan ilçesinde yaşadığım mahallede hizmet veren zincir market şubesine gittim.

Alışverişimi “ya bu daha dün ucuzdu” diyerek tamamladım. Ürünlerin son tüketim tarihleri ile ilgili sorun yok ancak, marketlerin etiket yerleştirme ve ürün pazarlama anlamında büyük eksiklikleri olduğunu görüyorum. 

Alışverişimi tamamladıktan sonra, kasaya doğru yöneldim ve diğer müşterilerin arkasında sıramı beklerken, hemen yanımda yer alan alışveriş arabası içerisinde bulunan bir dolu “paketli ve dilimli ekmek” ile karşılaştım… 

Kasa personeli ve müşteri arasında geçen sohbete kulak misafiri olduktan sonra, paketli ekmeklerde kampanya olduğunu ve bir tane alınması halinde, bir paket ekmeği de hediye ediyorlar. 

Dışarıdan bakıldığında büyük bir kampanya gibi görünen “elde kalan kampanyası” vasatın ötesine geçememiş durumda.

Alışverişi yaptığım tarih 1 Mart 2022, paketli ekmeklerin son tüketim tarihi; 1 Mart 2022. Peki size şöyle bir soru sorayım. Türkiye’de binlerce şubesi bulunan bir zincir market, 2 ekmek aldığınızda 1 ekmek ücreti ödemeniz durumunda size ne der? Parayı eksik verdin bir ekmek parası daha vereceksin der. Çünkü hakkıdır, ister.
Kampanya fiyatı üzerinden satılan paketli ekmekte ise tam tersi. Bir paket alıyorsun, bir paket ekmek market tarafından hediye ediliyor. Son tüketim tarihi, kampanya ile aynı gün. Bunda sorun yok ancak, ekmeklerin çoğu küflenmiş vaziyette. 

Paketli ekmeği çevirip sağına soluna, görebildiğimiz kadar içerisine bakmış olmasak. Sanırım küflenmiş ekmek için para ödemiş olacağız. Kısacası elde kalan kampanyasından bizde nasiplenmiş olacaktık. Bu düzen neden böyle işliyor anlamış değilim. Uygun indirim yapılmış olsa, kimse küflü ekmeğe para vermek zorunda kalmamış olacak. İlla kampanya diye insanlara algı yapmaya yemin etmişler.

Manşetlerde market denetimi diye yazılan haberleri stajyer gazetecilere yazdırsanız, olayın doğruluğunu sorgular. Ben bu mesleğimi yapacağım der. İnsan yaşadığı bu olaylar sonrasında, yapılan denetimlere de inanmaz olmuş. Çünkü denetim sadece sosyal medyada yapılıyor. Bir kamera ve bir zabıta işi çözüyor. Altına kırmızı arka plan, üzerine siyah kenarlıklı beyaz kabartma yazı ile “marketlere dev operasyon” algı tamamlanmıştır.

İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Mesela KDV indirimi yapılan ürünlerin eski ve yeni fiyatı reyonlarda olacak denildi. Hangi markette? Hüseyin amcanın bakkalında mı? Hiç sanmıyorum. Ekmek yemek yararlı ancak yararı olduğu kadar zararı da var.

Küflü ekmeklerin zararı daha çok. Ölüme kadar yol açabiliyor. İnsanlarımız korona illeti ile mücadele ederken, küflü ekmek nedeniyle ölmek ne kadar mantıklı olabilir bilmiyorum ama elde kalan kampanyasından faydalanmak hiç iç açıcı değil..