Alperen Aydın

Alperen Aydın

Çeçen Davamız Üzerine -2

Çeçen Davamız Üzerine -2

Sevgili okurlar, geçtiğimiz haftalarda Mamak Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin isteği üzerine Çeçen Davamız ile alakalı bir röportaj gerçekleştirdik. Bu hafta röportajın ikinci serisini gazetedeki köşemde sizlerle paylaşacağım.

Röportör: Çeçen İçkerya Devleti hangi temeller üzerine kuruludur?

Alperen Aydın: Bir devletin hangi temeller üzerine kurulu olduğunu o devletin anayasasına bakarak görebiliriz.

Çeçen İçkerya Cumhuriyeti Anayasasının ilk maddesine baktığımızda Çeçen İçkerya Cumhuriyeti’nin hukukun üstünlüğüne göre yönetilen, egemen, bağımsız demokratik bir devlet olduğunu görmekteyiz. İlk maddede keskin bir şekilde tam bağımsızlık vurgulanmıştır. Madde 2’de Çeçen Cumhuriyeti halkı, devletteki tüm gücün tek kaynağı olarak gösterilmiş, egemenlik halka verilmiştir. Madde 3 ve 4’te Çeçen devletinin sosyal bir devlet olduğunu ifade ettiğini görüyoruz. Yine Madde 4’e göre devlet dini İslam'dır. Cumhuriyette herkesin görüş ve inançlarına saygı gösterilmesinin yanı sıra dini ibadetlerin serbestçe yerine getirilmesi garanti edilmektedir.

Rahmetli Medet Önlü bir TV programında anlatmıştı. Şeyh Şamil Medine’de Peygamber Efendimiz’i (s.a.v) ziyareti esnasında Mevlâna Halid Bağdadi (k.s) Hazretlerinin ‘’Kalp yarama deva için, kapını çalmağa geldim.’’ kasidesini okumuştu. Çeçen Cumhuriyeti İçkerya Devleti’nin bağımsızlığından hemen önce de Cahar Dudayev, Mekke’de Kâbe’ye götürüldüğünde, Kâbe’nin kapısı açılarak içine girmiş, Çeçen bağımsızlık mücadelesinin kararı Kâbe’nin bizzat içerisinde verilmiştir! Buradan hareketle Çeçen İçkerya Devletinin temelini İslâmca ve insanca yaşamak üzerine kurduğunu söylemek yanlış olmaz.

Röportör: Çeçen cihadının temel motivasyonu nedir?

Alperen Aydın: Başta özgürlük… Rusya’nın kanlı elinden namusunu, dinini, kültürünü, şahsiyetini kurtarmak.

Bu halk yüzyıllarca Rusya tarafından işkence ve zulme maruz kaldı. Topraklarından sürüldüler. Bunun farklı Rus rejimleriyle de hiç alakası yok. Rusya’da rejimler değişti ama zulüm değişmedi. Çarlık zamanında 21 Mayıs 1864’te tüm kuzey Kafkas halkları, ‘’Büyük Kafkas Sürgünü’’ne tabii tutuldu. Komunist Rusya döneminde 23 Şubat 1944 yılında Çeçenlere uygulanan sürgünde 780.000 olan toplam nüfusun tamamı Sibirya steplerine ölüme gönderildi. 13 yıl süren sürgünde nüfusun yarısından fazlası şehid oldu. Sürgünde hayatta kalma kavgası veren Çeçenler, yurtlarına döndüklerinde gasp edilen evlerini, avlularını ve geleceklerini kurtarma mücadelesi de vermek zorunda kaldı. 90’lardaki Çeçen Cihadına kadar 300 sene Çeçenler Ruslarla savaştı. Çeçenler zaten özgürlüğü için savaşmayı göze almış bir halk, bunu da tarihin her döneminde gösterdiler. Bağımsızlıklarını kazanma ve dinini özgürce yaşama fikri Çeçen cihadının temel motivasyonudur diyebiliriz.

Röportör: Abdülkerim Bedir

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR