Asgari Ücreti Harbiden Kıskandılar
Geçen hafta yazdığım köşe yazımda; asgari ücretin kıskanıldığını ve beklenen ücretin verilmeyeceğine yönelik öngörülerimi değerlendirmiştim. Yanılmadığımı bir kere daha görmüş oldum.
Çevremde fikrini aldığım, bilgisine güvendiğim kaynaklardan da topladığım bilgiler ışığında, asgari ücretin maksimum 2700 TL ile 2900 TL bandında olacağını düşünmüştüm ki doğru çıktı.
2020 yılında 2324 TL olan asgari ücret, “Hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu” ve 2825 TL olarak zamlandığı açıklandı.
Bakan Selçuk’un açıklamasını incelediğimde ise; işçilerin enflasyona ezdirilmediğini ve istihdama destek verildiğini söylediğini gördüm.
Ayrıca Bakan Selçuk yaptığı açıklamasında; sosyal adaletin pekiştirilmesini temel öncelikleri olarak gördüğünü de söyledi.
Madem sosyal adalet pekiştiriliyor. Neden rakamlar şırıngadan damla damla veriliyor.
3000 TL asgari ücret verilemez miydi? Ya da İŞKUR ile istihdam deniyor.
Neden işçiler 6 ay çalıştırıldıktan sonra hiçbir şey söylemeden kapı önüne konuluyor?
Madem asgari ücret bir kişinin evini geçindirebileceği düzeyde, neden kimse geçinemiyor?
Milletvekili maaşı, makam araçları neden el üstünde tutuluyor da, vatandaşın cebine girecek para kıskanılıyor?
Yani sorduğum soruları bugün bir Milletvekili aracılığıyla soru önergesi olarak versek, izahını yapan çıkmaz.
Çünkü herkes işine geldiği gibi davranıyor.
Bugün beraber organize sanayi bölgelerini gezelim.
Kaç dükkânın kapalı ve kaç dükkânın açık olduğunu sayalım.
Rakamlar bize doğruyu söyler. Bugün sadece Ankara’da kiracı olan vatandaşımızın sayısını hesaplayalım.
Rakamlar bize doğruyu söyler. Bugün kaç kişinin mesaiye kaldığını veya kaç kişinin ek iş yaptığını araştırsak. Rakamlar bize doğruyu söyler.
Belki Sayıştay’ın bile açıklamayacağı rakamlar vardır ancak kimse görmüyor.
Daha bugün asgari ücrete zam geldi, market zincirleri hemen rakamları pilot yapmış uçuyor.
Neden bunlara göz yumuluyor? Sabahtan beri neden, neden diye soruyorum ama bugün bir bürokratın gel kardeşim bu konuları masaya yatırıp inceleyelim dediğini göremem.
Çünkü kimsenin işine gelmiyor. Herkes işine geldiği gibi davranıyor.
Artık asgari ücrete zam, rahmetli Kemal Sunal’ın “verdim say” repliği ile bağdaştı. Verdiler ama yok gibi...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.