Asgari ile geçinilmiyor
"Küçük esnaf" olarak tabir edilen bakkalcı bir ağabeyimizle geçtiğimiz günlerde uzunca bir sohbet ettim. Sohbetimizin gündemi salgının olumsuz etkileriydi.
Sattıkları ürünlere koronavirüs veya çeşitli sebeplerden dolayı gelen fahiş zamlardan bahsetti.
Senenin başından beri, tezgâhlarındaki hemen hemen her ürüne en az yüzde 50 oranında zam geldiğini söyledi. Bazı ürünlerin yüzde 100 zamlandığını da ifade etti.
Konuşmamızın en can alıcı bölümü ise yeni yılla birlikte çoğu ürüne yeniden zam geleceğini de üzülerek duyurdu.
Zaten markete, pazara gittiğimizde etiketlerden 1 yıl içinde oluşan fiyat farkını anlayabiliyoruz! Kendimden örnek verirsem senenin başı ile şimdi yaptığım market alışverişinde ciddi anlamda farkın olduğunu söyleyebilirim.
Hal böyle iken 2021 asgari ücret nihayet açıklandı. Ancak açıklanan rakam beklentiyi karşılayamadı. Bence bu yeni rakamın tekrar gözden geçirilmesi gerekiyor. Yoksa evdeki hesap çarşıya yine uymayacak! Yılbaşıyla birlikte yeni gelen zamlarla insanların aldığı ücret zaten eriyecek.
**
Kış mevsimindeyiz ancak barajlarımıza katkı sunacak iyi bir yağış göremedik. Barajlar alarm veriyor. Her geçen gün barajlardaki su miktarı azalıyor. Sanıyorum eğer yağış olmazsa Ankara'ya 2 ay yetecek kadar barajlarda su var.
Kuraklık ve su problemine karşı herkesin bilinçli olmasının vakti geldi de geçiyor. Su tasarrufu bu saatten sonra hayati önem arz ediyor. Aksi halde ciddi problemler yaşanabilir.
Türkiye'de su konusunda oldukça uzman bir isim olan ASKİ eski Genel Müdürü Cumali Kınacı, katıldı bir programda bu konuda önemli tespitlerde bulundu. Kınacı, 2021 ve 2022 yılları içerisinde kuraklığı ciddi derecede hissedeceğimizi açıkladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü görevi yaptığı dönemde Türkiye’deki iklim değişikliğiyle ilgili bir projeksiyon hazırladıklarının bilgisini veren Kınacı, 2030 yılından sonra Türkiye'de kuraklığın bariz şekilde görülmeye başlanacağını kaydetti.
İklim değişikliğine karşı bir an önce önlem alınması çağrısında bulunan Kınacı, “Bizim iklim değişikliği projeksiyonlarının gösterdiği şey şu: 2040'lardan sonra özellikle Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Ege'de kuraklık hissedilmeye başlanacak. 2070'ten sonra Akdeniz kıyılarının Afrika gibi olma tehlikesi var. Onun için o bölgelerin planlamasının yapılması gerekiyor” dedi.
Durum ciddi. Artık her damla suyun önemi büyük. Onun için bu konuda bilinçli olmaya herkesi davet ediyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.