Ankara’da değişik illerin kütüklerine kayıtlı kişi sayısı hayli fazladır.

Pekçok büyük şehirde olduğu gibi Ankara’da da ikamet edenler içinde Ankara yerlilerinin oranı düşüktür.

Herkesin malumu olan bu bilgileri resmileştirmek için Türkiye İstatistik Kurumu verilerini irdeledim biraz. 

Ve şu soruların net cevaplarını aradım:

-Ankara’nın yerlilik oranı nedir?

-Ankara’da ikamet edenlerin kaçı Ankara kütüğüne kayıtlı?

-Başka illerin kütüğüne kayıtlı iken Ankara’da ikamet edenlerin sayısı kaç? 

TÜİK’ten edindiğim bilgilere göre, Ankara’nın nüfusu yüzde 29,29 oranında yerli. 

(İllerin yerli nüfusları, bir ilin kütüğüne kayıtlı olan kişiler içerisinde o ilde oturan kişi sayısını gösteriyor. İllerin yüzde olarak yerli nüfus oranı ise, bir ilin kütüğüne kayıtlı olan kişiler içerisinde o ilde oturan kişi sayının o il nüfusuna oranını ortaya koyuyor.)

Bu yüzde 29.9 oranı bize Ankara nüfusunun yüzde 71.1’inin kütüğünün başka illerde olduğunu gösteriyor. Yani aslen Ankara’lı değiller… 

-Peki nereliler; Ankara’da en çok hangi ilden vatandaş yaşıyor?

Türkiye İstatistik Kurumu’nun ikamet edilen ile göre nüfus kütüğüne kayıtlı olunan il istatistiklerine göre, Ankara'da yaşamasına rağmen kütüğü başka ile kayıtlı kişilerin il sıralamasında en başta Çorum geliyor.

Ankara’da tam 432 bin 98 Çorum’lu yaşıyor. 

Çorum’un ardından sırasıyla 389 bin 435 kişi ile Yozgat, 257 bin 868 kişi ile Çankırı, 216 bin 929 kişi ile Kırşehir ve 212 bin 686 ile Kırıkkale geliyor.

Ankara’nın nüfusu 5 milyon 747 bin 325 ve bunun 1 milyon 509 bin 16’sını bu 5 ilden kişiler oluşturuyor.

*** 

“Peki bu illerin insanları Ankara’da başka hangi istatistikte, alanda, sektörde ağırlık sahibiler” sorusunun cevabı ise göreceli olabilmekle birlikte, benim en çok Kırşehirlilerin gerek kamuda gerekse sivil toplumdaki etkisi dikkatimi çekiyor. 

Yine TÜİK’in “eğitimde en iyi iller sıralaması”nda Kırşehir ilk 4 arasında yer alıyor. 

Eğitimde en iyi iller arasında olmasının yansıması olsa gerek. 

Kırşehirliler Ankara’da son derece aktifler…

Bunda sivil toplum örgütlerinin rolü de büyük.

Çünkü Başkent’te Kırşehirliler geniş bir sivil toplum ağına sahip. 

Bu sivil toplum örgütlerinin çatı örgütü konumunda olan Kırşehirli Dernekler Federasyonu Başkent’te çok önemli faaliyetlerde bulunuyor gerçekten.

KIR-FED Başkanı Başkanı Hilmi Gökçınar’ı kutluyorum, başarılı çalışmalarından ötürü.

Yine KIR-FED bünyesinde faaliyet yürüten Kırşehirli Eğitimciler Derneği.. 

Kırşehir doğumlu olup, devlet ve özel üniversitelerde öğretim üyesi, öğretim görevlisi, araştırma görevlisi, uzman, Milli Eğitim Bakanlığı ile bağlı resmi ve özel okullarda, yönetici, denetçi ve öğretmen olan, bu kurum ve kuruluşlardan emekli olan eğitimcilerden oluşuyor. 

Henüz yeni bir STK olmasına rağmen, kurucu Başkanı Prof. Dr. Recep Kılıç’ın gayretleriyle Başkent’te adından söz ettiren etkinliklere imza atıyor.

Örneğin, geçtiğimiz günlerde Türk Dil Bayramı’nın 90. Yılı münasebetiyle Gazi Üniversitesi’nde düzenledikleri “Türk Dili ve Aşık Paşa Paneli”, çok kıymetliydi.

Dernek Başkanı Prof. Dr. Recep Kılıç, konuşmasında Kırşehir’in tarihimizde Türk kültürünün öncüsü olduğuna vurgu yaptı.

Velhasıl, Kırşehirliler dün olduğu gibi bugün de Türk toplumunun sosyal yaşamında, kültür dünyasında ve eğitim faaliyetlerinde tarafsızlığı, saygınlığı, bilimselliği ve özverili çalışmaları ile önemli yerler ediniyor.

Bunda emeği bulunan herkesi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum.