Ahmet Cevat Etimesgut’ta!
Etimesgut Belediyesi tarafından Bağlıca’da inşa edilen ve geçtiğimiz yıl ziyarete açılan Türk Tarih Müzesi’ne yeni bir eser kazandırıldı.
Müzeye Ahmet Cevat’ın heykeli dikildi.
Önceki gün düzenlenen törenle, Ahmet Cevat’ın heykeli ziyarete de açıldı.
Peki, kimdir Ahmet Cevat?
Azerbaycan’ın Ruslar tarafından kurşuna dizilerek katledilen milli şairi.
AA kaynaklarında hikayesi şöyle anlatılır:
“Azerbaycan'ın bağımsızlığı döneminde hem şiirler yazan hem de öğretmen ve gazeteci olarak çalışan Ahmet Cevat, hükümetin milli marş müsabakasına katıldı. Cevat'ın, ünlü besteci Üzeyir Hacıbeyli tarafından bestelenen marşı beğenilse de Bolşevik ordusunun Azerbaycan'ı işgal etmesiyle kabul edilemedi.
Cevat, iki yıllık bağımsızlığın ardından ülkede Sovyet yönetimi kurulunca baskı görmeye başladı ve defalarca tutuklandı. Bu dönemde de şiir yazmayı sürdüren ve tercümanlık yapan Ahmet Cevat, devrim karşıtlığı ve Türkçülükle suçlanarak idama mahkum edildi. Ahmet Cevat, 13 Ekim 1937'de kurşuna dizilerek katledildi.
Sovyetlerin dağılmasının ardından bağımsızlığını yeniden elde eden Azerbaycan'da parlamento, 1993'te Cevat'ın yazdığı ve Hacıbeyli'nin bestelediği marşı Azerbaycan Milli Marşı olarak kabul etti.”
“Azerbaycan Azerbaycan” diye başlayan marş, “Kahraman insanların şanlı vatanı” diye devam eder. Son satırlarda ise tüm gençlerin ülkenin namusunu, bayrağını korumak için hazır olduğu vurgulanmaktadır.
Ahmet Cevat bu şiiri, Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un zamanında yazmıştır. Ondan etkilenmiş olmalı ki, benzerlik gösterdiği ifade edilir.
Şiirlerinde hep millet ve vatan sevgisini işlemiş ve milli duyguları öne çıkarmış olan Cevat, bugün sadece Azerbaycan’da değil, başta Türkiye olmak üzere tüm Türk dünyasında tanınan ve saygıyla anılan bir isim.
Millet olarak hemen hepimizin bildiği, beğeniyle dinlediği “Çırpınırdı Karadeniz” şiirini yazan isim de O’dur.
"Yol ver Türkün bayrağına" ismiyle de bilinen şiirinin hikayesi de çok kıymetli:
“Türk Birliği fikrini savunan Ahmet Cevat, Balkan Savaşı çıkınca Mehmetçiğin yanında yer almayı görev bilip, Trakya’da düşmana karşı savaştı.
Rus ve Ermeniler tarafından katliama maruz kalan Kars ve Erzurum’un yardımına koştu.
Bakü'de faaliyet gösteren ‘Müslüman Cemiyet-i Hayriyesi’ne üyeydi ve 1915'te Azerbaycan'dan Batum, Kars, Ardahan, Sarıkamış, Trabzon ve Erzurum'daki Türklere ve Rus ordusuna esir düşen Osmanlı askerlerine yardım götüren ‘Kardaş Kömeği’ heyetinde yer aldı.
Kurtarıcı olarak gördüğü Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanması, Türk Ordusu’nun dağıtılması, çok sevdiği İstanbul’un İngilizler tarafından işgal edilmesi O’nu duygu yüklü şiirler yazmaya itti.
Örneğin 1915’te Sarıkamış’ta şehit olan askerler, maddî imkânsızlıklardan dolayı hastalıklara yakalanan öğretmenlerle ilgili şiirler kaleme aldı.
‘Çırpınırdı Karadeniz’ şiirini de bu yıllarda yazdı. Şiirde, Balkan Savaşları sırasında efsaneleşen Osmanlı savaş gemisi ‘Hamidiye’nin kahramanlıklarını övüyor. Şiiri 1918’de, Türk Ordusu’nun Azerbaycan Türklerini soykırımdan kurtarmak için gönderilmesi üzerine Azerbaycanlı ünlü besteci Üzeyir Hacıbeyli tarafından bestelendi.”
İşte o Ahmet Cevat, Ruslar tarafından “Türkçülük suçu”ndan idama mahkum edildi; 13 Ekim 1937'de kurşuna dizilerek öldürüldü. Ailesi de ancak 1950’den sonra zindandan kurtulabildi.
Bugün dilimizde Çırpınırdı Karadeniz şiiriyle, O’nu saygıyla anmaya devam ederken, Etimesgut Belediyesi’nce Türk Tarih Müzesi’ndeki yeri de doldurulmuş bulunuyor.
***
Daha önce de yazmıştım; Türk Tarih Müzesi’ne gidip, oradaki eserlerden etkilenmemek mümkün değil.
Öyle “heykel” denilince aklı gelen ve insanı sanattan soğutan basit plastik veya beton yığınları değil, Türk Tarih Müzesi’nde olan. Şanlı tarihimizin sanata bürünüp karşımıza dikilmesi desem abartmış olmam.
Heykel var heykel var… Türk Tarih Müzesi, ne Ankapark’a dikilen dinozor heykelleri ile ne de sırf siyasi rant için gayri samimi bir şekilde oraya buraya rastgele dikilen heykel-kondularla karıştırılmamalı.
Ülkemizde tarihi heykel bakanda milli bir şuur ve heyecan oluşturuyorsa sanattır ve değerlidir, oluşturmuyorsa teferruattır.
Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel’i bir kez daha kutluyorum bu hayırlı hizmetinden dolayı. Ve Akademik Çalışma Kurulu'nun üyelerini, diğer tüm emeği geçenleri.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.