Yetimlere merhametli olmak
Yüce Allah yetimleri koruyup gözetmeyi himaye etmeyi onlara sahip çıkmayı dertleri ile ilgilenip sıkıntılarını halletmeyi onlara Allah'ın bir emaneti olarak bakmayı haklarını korumayı başta yetimlerin yakınları olmak üzere bütün müminlere görev olarak vermiştir, çünkü yetimler en yakın koruyucularını yitirmişler madden ve manen ihtiyaç içine düşmüşlerdir.
Çalışıp hayatlarını kazanacak sağlıklı olarak hayata devam edecek imkanları da bulunmamaktır, bu sebeple toplumlarda korunmaya muhtaç olanların başında yetimler gelmektedir. Yüce Allah Kuranı Kerimde toplumsal gerçeğe yer vererek yetimlerin hakkını tespit etmiş onlara karşı yapılması gereken görevlerin yanında onlara karşı davranış biçimini de belirtmiştir. Yetimi sakın üzme diye buyurarak başta yetimin yakınları olmak üzere bütün müminleri uyarmış kendisi de bizzat yetim olan Peygamberimize sahip çıktığını yetim bulup barındırdığını beyan buyurmuştur. Yine Maun suresinde gördün mü? O dini yalanlayanı işte o yetimi itip kakan yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir, buyurarak dini yalanlayan ahireti inkar eden bir kimsenin nitelikleri arasında yetime kötü davranmayı da zikretmiştir. Diğer taraftan Rasulü ekrem Müslümanlar arasında en hayırlı ev içinde kendisine iyi davranılan bir yetimin bulunduğu evdir.
Müslümanlar arasında en kötü ev ise içinde kendisine kötü davranılan bir yetimin bulunduğu evdir, buyurarak yetime yapılan muamelenin iyi ya da kötü olmasının bir yuvanın iyi ya da kötü olmasını belirleyen önemli bir ölçüt olduğunu bizlere hatırlatmaktadır. Yetimler önceliklidir, bu çocukların bazısı şehit bazısı annesini ya da babasını hastalığa kazaya kurban vermiştir. Onlar sahip çıkmayı herkesten çok hak ederler. Onlar Hz Peygamberin yanında ki enes gibi olmayı hak ederler. Yetim malı yemek ne büyük günahtır cana kıymak iftira atmak gibi hususlarla beraber insanlığı felakete sürükleyen yedi büyük günahtan biri olarak Allah Resulünün dilinde yer bulan bu günah tüyü bitmemiş yetimin hakkını gözeten yüksek bir inancın ve medeniyetin bir temsilcisi olarak bizler için affedilmez bir davranıştır. Abdullah bi Abbasın naklettiğine göre yetimin malına yaklaşmayın yalnız ergenlik çağına erişinceye kadar onun malına en güzel biçimde yaklaşabilirsiniz ayeti ile yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler ancak ve ancak karınlarını doyurasıya ateş yemiş olurlar ve zaten onlar çılgın bir ateşe cehenneme gireceklerdir.
Yetim hassasiyeti gözlemek Peygamber Efendimize cennette kendisine komşu olacağını müjdelediği yani yetime kol kanat geren kimse olmak içindi. Elinden tutulup hayata hazırlanmayı bekleyen bir yavru duygusal bedensel ve zihinsel yönden korunup kollanmaya muhtaç bir emanettir. İnsanoğlu en büyük mutluluğun servet, makam ve kudret değişken ve aldatıcı şeylerde olmamalı yetim bir çocuğun gözlerinde ki ışıltının her şeyden daha kıymetli olduğunu hissetmesidir. İşte bu yüzden bizlerde yetim bir çocuk gördüğümüz zaman onun başını okşayabilmemiz gerekmektedir. Bizler de Allah'ın rahmetine Peygamber Efendimizin şefaatine yetim başı okşayarak nail olabilmek dileği ile. Selam ve Dua ile.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.