Ferit Atmaca

Ferit Atmaca

Ya temizdir ya değil!

Ya temizdir ya değil!

Bir süredir karnım ağrıyor.

Aşırı bir ağrı değil ama.

Hafiften ara ara gelip gidiyor sanki.

Hayırdır inşallah diye düşünürken,

Son dönemde yoğunlaşan ve “Ankara’nın şebeke suyuna atık suların karıştığı, suyun temiz olmadığı, insanları hasta ettiği” iddiaları dikkatimi çekti.

İddialar yerel basını aşmış, ulusal düzeyde haber oluyordu.

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz misali, kulak verdim; haberleri yeniden taradım.

Kimi vatandaşlar çocuklarının sudan hasta olduğunu iddia ediyordu.

Tabipler Odası şehirde ihlal vakalarının arttığını söylüyordu.

Muhalefet için bulunmaz fırsat, haliyle iddiaların üzerine atlamış onlar da,

Hastanelerin aynı şikayetle dolup taştığını ileri sürüyorlardı.

Hatta bir CHP’li vekil, kendi ailesinin de sudan rahatsızlandığını söylüyordu vs.

Sonra düşünmeden edemedim,

Acaba dedim, bendeki bu ağrı da sudan olmasın?

Olur mu olur.

Ben de şebeke suyu tüketiyorum.

Ayrıca, son dönemde özellikle sabah erken saatlerde bir koku geliyordu musluktan ancak önemsemiyordum,

Açıkçası, yağmurlara bağlıyordum,

“Yağmurdandır yağmurdan!” diyordum kendi kendime.

Fakat sonra, bu koku da kirliliğin göstergesi mi diye düşünmeye başladım.

Halen de düşünmekteyim.

***

Ben bu düşünceler içinde iken,

TV’de Büyük Başkan’ı gördüm.

Babalar gibi basının önüne geçmiş ve “su kirli, zehirli” iddialarına cevap veriyordu!

Çok şükür dedim.

Büyük Başkan herkesi bilgilendirecek!

Hatta beklentim o ki, canlı yayında o anki şebeke suyunun testini yapacak, herkesin içini rahatlatacak!

Üstüne bir de musluğun başına geçecek,

Dayayacak ağzını, oradan gurk gurk su içecek!

Böylelikle tüm o CHP’lilere de güzel bir cevap vermiş olacak!

Ben bu düşüncelerde iken,

Büyük Başkan bir test yapar gibi yaptı.

Pek bişey anlamadığım için yapar gibi yaptı diyorum.

Sonra “Suyumuz Avrupa standartlarında” şeklinde açıklamalar yaptı.

Israrla CHP’lilere yüklendi, sanki bu iddiaları dillendiren sadece CHP’li vekillermiş gibi.

Musluktan su da içmedi.

Onun yerine, ASKİ’nin ambalajlı suyundan içti, üstüne üstlük bir de “CHP’lilerin şerefine” dedi.

ASKİ’nin ambalajlı suyunun, aslında normal şebeke suyu olduğunu söyledi.

Böyle yapacağına musluğa ağzını dayayıp, oradan su içseydi ya,

Ama yapmadı.

Vardır bir bildiği.

Musluk yoktur orada vs!

Büyük Başkan’ın basın toplantısının ardından bir CHP Ankara milletvekili çıktı kameraların karşısına.

Elinde ağızları açık ve içleri su dolu şişelerle.

Büyük Başkan’a “işte şebeke suyu bu, bunu içte görelim” şeklinde çağrıda bulundu.

Dedim ya, musluktan su içmiş olsa, tartışma son bulmuş olacaktı.

Büyük Başkan bunu yapmayınca, akıllardaki soru işaretleri varlığını korumaya devam etti.

Sonuç: Suyumuz kirli mi değil mi anlayabilmiş değilim.

İşin garibi, böylesi bir konunun siyasete alet ediliyor olmasını garipsiyorum.

Suyumuz temizdir veya kirlidir.

Bu kadar basit.

Ve bu basit işlemi yapıp, objektif bir şekilde kamuoyuna açıklayacak kurumlar vardır.

Bu kurumlar bunu yapmalı.

Gerçek ortaya çıkmalı.

Ne öyle, Büyük Başkan tümden reddediyor; CHP’liler tümden kabul ediyor.

Asıl önemli olan vatandaş ne yapacak burada?

AK Partililer, içecek; CHP’liler içmeyecek mi?

Bu mudur çözümü?

Bırakın insanların sağlığıyla oynamayı.

Yazıktır günahtır.

Gerçekçi olun, neyde o diyebilin. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR