Uzaklardan Da Olsa Bayramlar Bayram Ola
“Çamur” bir dünyada “çamurdan yaratılmış” bir mahluk olduğumuz muhakkak… Fakat, içimizde, bu “çamur dünyayı” aşmak, sonsuzluklara ulaşmak arzu ve iradesi, sönmez bir ateş halinde…
Biz “yücelmek” istiyoruz, “çamur dünya” eteğimize asılmış, bizi aşağılara çekmekte…
Mevlana Celaleddin Hazretleri, insanın bu dramını, ne güzel ifade eder. Hem de bir mısra ile: “Başım, seninle derde girdi çamur dünya!” (S. Ahmed Arvasi, Hasbihal Cilt-2, s.92)
Rahmetli Arvasi Hoca insanın dünya ile çekişmesini Mevlana’nın bir cümlesinde bulmuş bizlere ifade etmiş, bizler de kendisinin açıklamalarında manalandırıyoruz.
Muştularla dolu bir ayı bugün itibariyle, Allah’ın izniyle geride bırakmaktayız. Bu ayın müslüman olan herkese epey düşündürdükleri olmuştur. Bunun yanı sıra yine sağlığımızı korumak adına da evde geçirdiğimiz onca zaman bizler için düşünmeye vakit olmuştur. İnsan etraflıca düşünmeye başladığı zaman öncelikle düşünmediklerini düşünüyor. İnanmış insan ile hür düşünce arasında zıddiyet kuranların, hür düşünce ile inançsızlığı bağdaştıranların algılarını yıkmak adına en çok da inanan insanların düşünmesi gerekmektedir.
Musibetlerle, müşkülatlar içerisinde son gününe erişdiğimiz Ramazan ayını maalesef yine zorluklar içerisinde geride bırakıyoruz. Geride bırakırken “Ramazan-ı Şeriften bana ne kaldı?” diye kendimize soralım. Ne kadar sabırlıyız? Hangi kötülüğü hayatımızdan çıkardık ve hangi iyiliğe hayatımızda yer verdik? Ve yahut mübarek Ramazan ayını hiç tatmamış gibi kaldığımız yerden devam mı edeceğiz? diye sormamız gerekiyor.
Elbette kimilerimiz kendini bu mübarek ayın manevi ikliminde terbiye etti kimileri ise payına hiçbir şey alamadı. Giriş kısmında değindiğimiz gibi bazılarımız çamur dünyayı aşmak arzusu içerisindeyken kimileri de çamur dünyanın bataklığına batmakta daha da rezalete bulaşmakta, bir çamur gibi etrafını kirletmekte... Tıpkı ezan yerine “çav bella” marşı çalanlar gibi…
Minareler kale, ezanlar sancaktır. Bu alçaklık elbette en ağır şekliyle karşılığını bulmalıdır.
***
Dualarımız, temennimiz; Ramazan ayının manevi atmosferinde olduğu gibi diğer on bir ay boyunca da kötülüklerden, haramdan uzak durduğumuz tertemiz bir hayat yaşamaktır. Kavuştuğumuz nimetleri asla bırakmayalım...
Yarın Allah’ın izniyle müslümanlar olarak bayrama erişeceğiz. Malum olduğu üzere tüm dünyanın sakındığı, mücadele ettiği pandemi hastalığı olan koronavirüs dolayısıyla ve bayramda artan münasebetlerin hastalığa sebebiyet vereceği gerekçesiyle yetkililerimiz tarafından tedbiren sokağa çıkmama kararı alındı.
Uzaktan uzağa uzaklarda kalsak da gönül ister ki bu bayram, bayram olsun, vuslat olsun, huzur olsun, sevinç olsun, rahmet olsun, sağlık olsun, barış olsun, kurtuluş olsun…Küslükler, nefretler, zulümler bitsin...Kabuktaki bayram öze kavuşsun...Alem-i İslam’a rahmet su gibi aksın...Hayırlı bayramlar...