Toplu taşınalım ama bir şartla…
Ülkemizde trafik sorunu giderek içinden çıkılmaz bir hal alırken, asıl büyük bir sorunda toplu taşımada yaşanıyor.
Yöneticiler hep uyarır, siz de şu şekilde defalarca duymuşunuzdur:
“Trafik sorununun çözümü için toplu taşıma araçlarını kullanın.”
Aslında güzel ve yerinde bir çağrı; bende bu çağrıyı gönülden destekliyorum; ama bir şartla.
Gelsinler bir gün de beraber binelim, özellikle de işe gidiş ve işten çıkış saatlerinde kısa bir seyahat geçirelim!
Belki o zaman toplu taşıma gerçeklerinin farkına varacaklardır. Otobüslerdeki, minibüslerdeki, dolmuşlardaki manzaralara yakından şahit olacaklardır. Toplu taşıma araçlarında giden yolcuların oturak sayısından 4- 5 katı fazla yolcunun ayakta gittiğine, iğne atsanız yere düşmeyeceğine tanıklık edeceklerdir. Belki birileri abarttığımı sanacak; ama maalesef durum böyle.
Ayaktaki yolcuların hali zaten içler acısı bir de o insanlar seyahatleri boyunca ayakta durmak için akla karayı seçip kendilerini dengelemek için bir yerden tutmanın çabası içine giriyor, otobüs şoförünün ani bir freniyle tepetaklak oluyor, nefessiz kalıp tanımadıkları kişilerle dip dibe saatlerce yolculuk ediyorlar.
Bu yolculuğun bir de tartışma kısmı var tabii. Onlarca kişi sıkışık bir şekilde gider de kavgasız olur mu?
Anlayacağınız her yolculukta kavgasız, tartışmasız bitmiyor. Ama biliyor musunuz?
İnsanlarda da suç yok.
Dünya telaşı almış başını giderken insanlar iş yorgunluğu, geçim sıkıntısı ve başlarındaki onlarca derde bir de toplu taşıma eziyeti eklenince normal olarak halk da çileden çıkıyor.
İşte yaşananların bir kısmı bu sevgili okuyucular. Yine de trafiğin rahatlaması için toplu taşımaya davet güzel; ama ilk önce toplu taşımanın sorunlarını çözmek gerekir. Vatandaşa da bu eziyeti çektirmemek lazım.
Zaten otobüslerimiz dolu, önlem almayıp sürücüleri toplu taşımaya davet edersek biz de Hindistan gibi Çin gibi trenlerin, otobüslerin üzerinde insanların gittiğine tanıklık ederiz…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.