Ankara'da toplu taşıma araçlarına yapılan zam tartışma konusu oldu ve üzerinden günler geçmesine rağmen gündemdeki sıcaklığını koruyor.

Yalnız anlamadığım bir olay var. 31 Mart 2019 tarihinde yapılan seçimlerde Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanlığına CHP'nin adayı Mansur Yavaş seçildi.

Toplu taşıma araçlarına yapılan zam Mansur Yavaş'a tepki olarak yansıdı. Ancak Samsun Belediyesi Başkanlık koltuğunda AK Parti'nin adayı vardı. 

Orada seçim sonrasından bir hafta sonra toplu taşıma araçlarına zam yapıldı. AK Parti'ye tepki hiç yansımadı. Nedeni "nasıl geçim sağlanacak" oldu.

Peki Ankara'da işler Büyükşehir olduğu için mi böyle işliyor sanıyorsunuz? Bence yanılıyorsunuz. Ankara'da mecbur bir ihtiyaçtı zam. 

Nasıl ki; çay fiyatlarına, şeker fiyatlarına, sigara fiyatlarına ve doğalgaz fiyatlarına zam yapılıyor ise, Ankara'da belli başlı değerlendirmeler üzerinden zam yapılması mecburi oldu. Bu nedenle tepkiye sığınmaktansa "anı yaşamak" her zaman için doğru olanı gösterir.

Tepki var diye zammın geri çekilebilir olduğu yanılgısı bence çok yanlış bunun nedeni insanlarımızın parti üzerinden yapılan zamlara yanlış açıdan bakması.

İşçi zammı sürekli bekleniyor. Ancak bu paraların bir devir şeklinde sürmesi devlet açısından gereklidir. Asgari ücrete yapılan zam ise buna verilecek en güzel örnektir. Çünkü peşine sigaraya, ekmek fiyatlarına zam olarak yansır. 

Bir denge kurulmuştur. Şimdi bakıldığında Ankara'da toplu taşımaya yapılan zam gündem oldu ve herkes birbirine küfür etmeye başladı. Parti üzerinden değerlendirmek yanlıştır ve herkesin vatandaş olarak bazı gerçekleri göz ardı etmemesi gerekir.