Ermenistan tüm dünyanın gözü önünde sivilleri vuruyor, katlediyor, insanlık suçu işliyor. Buna rağmen dünya ülkeleri Ermenistan’ı kınamak yerine Türkiye’yi çatışmayı alevlendirmek ile itham ediyor. Bu da yetmezmiş gibi Azerbaycan’ın da sivilleri hedef aldığı yalanını ortaya atıyor. Türk devletleri hiçbir savaşta, çatışmada silahsız sivilleri hedef almamıştır, almayacaktır. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de Ermenistan’ın Cumartesi gecesi Gence ve Mingeçevir’de sivilleri hedef alan kalleş saldırısından sonra üstüne basa basa bunu yineledi. Aliyev, “Faşist Ermenistan topraklarımızdan çıkana kadar operasyonlarımız sürecek. Biz öz şerefli görevimizi yerine getiriyoruz. Bundan sonra da Azerbaycan ordusu bunu yapmaya devam edecek. Faşist Ermeni ordusuna hak ettiği cevabı vermeye devam edeceğiz. Ama biz onlar gibi sivillere saldırmayacağız. Meydanda mertçe bize yakıştığı gibi cevap vereceğiz” dedi. 

Dünya ülkelerinin taraflı tutumu herkesçe malum. Aslında onların gerçeği, doğruyu söylemeleri de fıtratlarına aykırı. Taraflı tutumlarından da hiçbir zaman vazgeçmeyecekler. Türklerin mertçe er meydanında savaştığını, Ermenistan’ın kalleşçe sivilleri hedef aldığını görmeyecekler, göstermeyecekler, görmek istemeyecekler. Türkiye’nin haklı olduğu her konuda kör ve sağır taklidi yapmaya devam edecekler. Suriye’de, Libya’da, Akdeniz’de olduğu gibi. 

Biz onların bu iki yüzlü, tarafgirli yapısına alıştık ama içimizde ünvanının önüne “Türk” ifadesini koyarak, ya da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin verdiği nimetlerden faydalandıkları halde bu ülkeler gibi davranan vekillere, gazetecilere bir türlü alışamadık. Vekil olabilirsin, gazeteci olabilirsin eğer ünvanının başına “Türk” ifadesini koyuyorsan ya da Türkiye’nin veli nimetlerinden faydalanıyorsan dünya ülkeleri gibi kör, sağır, tarafgirli, iki yüzlü olmayacaksın. Bakınız meclise girmiş bir sözde vekil, Azerbaycan’ın da sivilleri vurduğunu iddia ediyor. Yine ünvanının önüne “Türk” ifadesi koyan bir gazeteci Karabağ’ın bağımsızlığının tanınmasını istiyor, oranın Azerbaycan toprağı olduğunu kabul etmiyor. Bu da yetmezmiş gibi Azerbaycan’ın dini ve kültürel yapılar ile sivilleri hedef aldığı yalanını ortaya atıyor. Bu makaleyi de birçok ulusal yayın organında yayınlayarak, sözde Türklüğünü kullanarak propaganda yapıyor. Uluslar arası basın da bu tür yazıları kullanarak Türkiye’ye karşı dezenformasyon üretiyor. Madem safınız belli, o zaman bu ülkenin size sunduğu olanaklardan da faydalanmayın. Bu ülkenin evlatlarının kanıyla sulanmış topraklarında, bu ülkenin evlatlarından alınan vergilerle maaş almayın. En azından “Türk ifadesini kullanmayın. Sizin yaptığınız Türklükle bağdaşmaz.

Türk asildir, dostçuldur, şereflidir, övülmeyi ve takdir edilmeyi hak eden en efendi millettir, ahlaki seciyesi yüksektir. Türk dünyayı aydınlatan güneştir. Sizin gibi değildir…