Sele sepet top kandil
Bilindiği üzere Ramazan ayı Müslüman bir toplumun en kıymetli hazinesidir. Rahmettir, bağışlanmadır, aftır, dostluktur, paylaşmaktır, yardımlaşmadır, gönül köprülerinin pekiştiği müstesna zaman dilimleridir. İşte bu ayın 14’ünü 15’ine bağlayan gece Samsun’un Bafra ilçesine özgü olan ve 600 yıllık geçmişi bulunan “Sele Sepet Top Kandil” şenlikleri yapılır. Mübarek Ramazan ayı içerisinde kutlanan bu şenlikler her Bafralı için, özellikle de çocuklar için ayrı bir öneme sahiptir.
Her yıl düzenli olarak tertip edilen bu şenliklerde belediye tarafından bir alan belirlenir. O geceye has etkinlikler düzenlenir. Mehteran takımı ve fener alayı ile birlikte Bafralılar etkinlik alanına geçmek için yürüyüş yapar. Etkinlikte çocuklara özel Hacivat-Karagöz, kukla gösterileri, illüzyon ve daha birçok etkinlik sergilenir ve çocuklara unutulmayacak bir gece yaşatılır. Eğer ilçede herhangi bir aksaklık nedeniyle program yapılmazsa şenlik değerinden hiçbir şey kaybetmez çünkü bu gecenin asıl değeri yapılan etkinlikler değil çocukların ellerinde “Sele-sepet” ismi verilen fenerlerle sokak sokak, kapı kapı dolaşmalarıdır.
O gece çocuklar belirli gruplar halinde bir araya gelerek ellerinde fenerler, dillerinde manilerle çaldıkları her kapının ardında bir uğur olduğuna inanır ve kapı açılana kadar bekler. Kapı açıldığı zaman ise ev sakinlerine şu manilerle seslenir ve benim için gecenin en haz verici olayıdır:
“Sele sepet top kandil,
Aç kapıyı ben geldim,
Ayda yılda bir kere,
Evinize hoş geldim”
Hatırlıyorum da küçüklüğümün en güzel yanıydı bu şenlikler. Sepetlerimiz ramazanın bereketi ile dolup taşarken en güzel duygularımızın da pekiştiğini anlayabiliyordum. Birdik, birlikteydik ve çok güzel bir ilçeydik. 6 asrı aşkın yıldır nesilden nesle geçerek kutladığımız bu şenlik, gerek büyüklerin gerekse de küçüklerin daha çok kaynaştığı, çocukların bahşiş ve şekerlerle sevindirildiği, ikramlarda bulunulduğu ve çeşitli aktivitelerle süslendiği gecelerdi. Ramazan’ın gelmesini iple çeker, beklediğimiz gün gelip de sona erdiğinde ise hüzünlenirdik.
Çocukluğumdan kalan en güzel mirastı bu şenlikler bana. Babalarımızın dedelerimizin sık sık bahsettiği bu güzel şenliklerin nesillerdir kopmadan süregelmesi öyle güzel bir durum ki. Bizler ramazan ayı içerisinde anlamını kaybetmeden gelen bu güzel şenliklerin manileriyle büyüyüp Ramazan ayını dolu dolu geçiren taraftayız. Bizleri gelişiyle memnun gidişiyle mahzun eden ayımızı en güzel şekilde idrak etmektir amacımız. Gönül almaktır, dua kazanmak, bir çocuğun başını sevgiyle okşayıp kucaklamaktır.
İftardan sonra ilçemin dört bir noktasında başlayan şenlikler teravih vaktine kadar devam eder ve vakit daraldıkça maniler de değişirdi. İlçe daha güzel bir atmosfere çocukların sesinden şahitlik ederdi. Artık sona gelindiği zaman ise dillerde şu sözlerle hem “Sele Sepet Top Kandil” şenliklerine hem de geçip giden Ramazan ayına veda edilirdi:
“Ey evin sakinleri,
Verin bize telkinleri,
Sele-sepet geçiyor,
İkram edin şekerleri,
Büyükleri sayalım,
Küçükleri sevelim,
Ramazan ayı geçiyor,
Kıymetini bilelim”
İşte doğup büyüdüğüm, sokaklarında yürüdüğüm ilçemde düzenlenen bu şenliklerin benim için, ilçem için, burada doğup büyüyen çocuklar için ayrı bir önemi ve değeri var. Bir gün Ramazan ayı içerisinde yolunuz güzel ilçem Bafra’ya düşerse mutlaka bu şenlikleri izlemeniz, görmeniz ve o maneviyatı hissetmeniz temennisiyle.
Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle…