Olmadı Sayın Başkan
Keçiörenliler büyük bir özlemle bekledikleri metroya kavuştular.
(Darısı diğer merkez ilçelerimizin başına.)
Keçiören Metro’sunun hikayesini biliyorsunuz.
Hikaye diyorum çünkü, inşa süreci bir hayli uzadı; hatta “aşklara” konu oldu!
Metronun temeli 2003’te Büyükşehir Belediyesi tarafından atılmıştı.
İlerleyen yıllarda Büyükşehir Belediyesi hattın altından kalkamayacağını anladı!
Maddi sıkıntı yaşıyordu.
Yenikent ile Çayyolu metro hatlarının inşaatları da devam ediyor ve 3’ü birden ağır geliyordu anlaşılan.
Yurt dışından çekilen krediler de vardı sanırım, ödemekte sıkıntı çekiliyordu falan.
Çare olarak, 3 projenin de devlete yani Ulaştırma Bakanlığı’na devredilmesi düşünüldü.
Ve öyle oldu.
2011’de düzenlenen törenle Keçiören, Yenikent ve Çayyolu metro projeleri Ulaştırma Bakanlığı’na devredildi.
Bu projeleri Bakanlık yani Devlet yani Hükümet tamamlayacaktı.
Yenikent ile Çayyolu metro hatları geçtiğimiz yıllarda açıldı.
Keçiören Metrosu ise daha da uzadı.
İnşaatta çıkan bazı sorunlar nedeniyle açılış için verilen tarihler bir türlü tutturulamadı.
Şu gün açılacak dendi, olmadı; bugün açılacak dendi yine olmadı.
Bu nedenle ortaya çıktı; “Aşkımız Keçiören Metrosu gibi olsun, hiçbir zaman bitmesin” sloganı.
Her ne ise, öylece yarım da kalmadı; tamamlandı ve geçtiğimiz hafta içi törenle açıldı.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Başbakanımız Yıldırım, Ulaştırma Bakanımız ile Büyükşehir Belediye Başkanımız birlikte açtılar.
Cumhurbaşkanımız törende bir de müjde verdi. Metronun 15 Ocak’a kadar ücretsiz olduğunu açıkladı.
Hayırlı uğurlu olsun.
Allah emeği geçenlerden razı olsun.
Özellikle büyük şehirlerde, şehir merkezlerinde trafik sorununun günden güne büyüdüğü, ulaşımın günden güne zorlaştığı günümüzde metro gerçekten çok büyük bir nimet, büyük bir hizmet.
Öncelikle vakitten kazanıyorsunuz.
Otobüsle 1 saatte gideceğiniz bir yere metro ile 10-15 dakikada ulaşabiliyorsunuz. Ve rahat… Ve sıcak… Ve temiz…
***
Gelelim asıl meselemize:
Keçiören Metrosu’nun açıldı, vatandaşlar hem de ücretsiz bir şekilde hızlı ve refah ulaşımın tadını çıkarayım derken, Büyükşehir’den bir haber geldi.
Neydi bu haber?
Metro, otobüs ve dolmuşa zam yapılmıştı, o bildiriliyordu.
EGO-Metro ve Ankaray'da, tam bilet 2 lira 35 kuruştan 2,5 liraya, aktarma 80 kuruştan 1 liraya çıkarıldı. İndirimli bilet fiyatı 1 lira 75 kuruşta kaldı.
Özel toplu taşıma aracı ile özel halk otobüslerinde, tam bilet 2 lira 55 kuruştan 2 lira 75 kuruşa yükseltildi. 1 lira 75 kuruş olan indirimli bilet fiyatı değişmedi.
Dolmuşlarda, kısa mesafe için ödenen ücret 2 lira 55 kuruştan 2 lira 75 kuruşa, uzun mesafe ücreti ise 2 lira 90 kuruştan 3 lira 15 kuruşa yükseltildi.
Bitmedi...
Esenboğa Havalimanı-Ankara arasında hizmet veren BELKO servislerinin ücreti de 11 lira oldu.
2014 yılından itibaren ücretsiz hizmet veren Yenimahalle-Şentepe teleferik hattında biniş ücreti 1 lira olarak belirlendi.
Fiyatlar neden arttı?
Büyükşehir’in açıklamasına göre, "Yatırım ve işletme maliyetlerindeki artışlar, sürdürülebilir bir toplu taşıma hizmetinin sunulması noktasında tarife değişikliği yapılmasını kaçınılmaz kıldı”!
***
Diyeceğim şu ki, uzun yıllardır “Ha bitti ha bitecek”, “Bugün olmadı yarın açılacak”, “Trafik rahatlayacak” haberleri ile halkın gündeminde olan, yani mazisi hiçte iyi olmayan Keçiören Metrosu’nun tamamlanıp hizmete açılmasının hemen ardından bir de zam haberinin verilmesi biraz “kırıcı” olmadı mı?
Hatta “biraz” fazla bile.
Kırıcı mı kırıcı oldu, gerçekten de.
Sevinçlerin kursaklarda kalmasını geçelim,
Sanki “açılış fırsatçılığı” var burada.
Asıl sıkıntı da burada diye düşünüyorum.
“Zam” bir dünya gerçeği ve kabul görecektir.
Peki ya “fırsatçılık”?
İşte bunun, milletimizin gücüne gittiği kanaatindeyim.
Yapmamalı böyle.
Yakışmıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.