Rabbimizin rızasını kazanmamıza ve müminlerle kardeşlik bağlarımızın kuvvetlenmesine vesile olan Kurban Bayramı'nı idrak etmekteyiz.

Yüce Rabbimiz âyet-i kerimede şöyle buyuruyor: “Şüphesiz biz sana bitip tükenmez nimetler verdik. Şimdi sen Rabbin için namaz kıl ve kurban kes!”

Resûl-i Ekrem (s.a.v) ise şöyle buyurmaktadır: “Âdemoğlu, kurban bayramı günü, Allah’a kurban kesmekten daha sevimli gelen bir amel işleyemez...”

Yine şanlı Peygamberimiz "Hasis kimselerin en kötüsü, kurban kesmeyendir." diye buyurmaktadırlar. Yani gücü yettiği halde kurban kesmeyen kimseleri hasislerin en kötüsü olarak nitelendirmektedirler. 
Her Kurban Bayramında olduğu gibi bu bayramda da Müslüman olmayan kimseler, Müslümanların Allah rızası için kestikleri kurbanları facia olarak nitelendirmektedirler. Söz konusu eğlence ziyafetleri olduğu takdirde sofralarını etlerle donatanlar, noel günlerinde milyonlarca hindi kesen, çıkarları için gerekirse acımasızca insanları yok eden bu yufka yüreklileri(!) ciddiye almak oldukça manasızdır. 
Kestiğimiz ve keseceğimiz kurbanlarımızla Rabbimize olan teslimiyet ve sadakatimiz, yapacağımız yardım ve ikramlarımızla da kardeşlerimize olan yakınlığımız, samimiyetimiz tazelenmektedir. 
Bütün ibadetlerde olduğu gibi kurbanda da asıl maksat kurbiyettir. Yani, Allah’a yakınlaşma çabası, takvaya ulaşma arzusudur. Bütün ibadetlerin özünde ihlas ve takva vardır.
Cenâb-ı Hak: “Kurbanların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır. O’na ulaşacak olan yalnızca takvanızdır.” diye buyurmaktadır.

Hz. İbrahim’i ve oğlu İsmail kurban ile teslimiyet imtihanından geçerek Peygamber bir baba ve oğlu, sahip olunan her şeyin Allah yolunda tereddütsüz feda edilebileceğini insanlığa göstermiştir.
Kurban, maddi ve manevi manada ulvi mesuliyettir. Eşimizle, dostumuzla, komşumuzla, akrabalarımızla, kardeşlerimizle aynı nimet etrafında buluşmaktır. 
Kurban, Allah yolunda iyilik ve infakta bulunma, O’nun nimetlerini paylaşma şuurunu diri tutmaktır. 
En yakınlarımızdan başlamak üzere, muhtaçların,  mağdurların, garip ve kimsesizlerin yüzünü güldürmektir. Renk, dil ve coğrafya ayrımı gözetmeksizin, ihtiyaç sahiplerinin hanesine muhabbet ve sevinç götürebilmektir.
Adını bile duymadığımız nice ülkelere, hiç görmediğimiz insanlara iyilik eli uzatmaktır.  Kardeş olmanın, bir olmanın, ümmet olmanın şuuruna ermektir. 

Sağlık, huzur ve afiyet içerisinde bizlere nice bayramlar yaşatmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. İslam aleminin Kurban Bayramı'nı tebrik ediyor, bayramın tüm insanlığa huzur ve mutluluk getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum. 

Herkesin huzur içerisinde bir bayram geçirmesini temenni ediyorum. Kin, nefret ve kavgaların sona erdiği sevginin, hoşgörünün, dostluğun pekiştiği bayramlar diliyorum.
Cenâb-ı Hak, kurbanlarımızı ve diğer ibadetlerimizi yüce katında makbul eylesin.