Başkentte günlük 1 milyon 100 bin m3 su tüketiyoruz.
Malumunuz bu sene kış istenilen seviyede olmadı.
Kışı hiç yaşamadık desek yeridir.
Yağışların azlığı gözleri, barajlarımıza dikti.
Barajların doluluk oranları ne, su kesintileri yaşayacak mıyız? Kızılırmak suyuna talim mi edeceğiz?
Haliyle şimdiden bu soruların cevabını arıyoruz.
Tabi bunlar evlerde ki su ihtiyacı için.
Bir de çiftçilerin durumu var. 
O daha ciddi.
Nitekim yağmur dualarına başladık.
Gölbaşı’nda çiftçilerimiz geçen hafta yağmur duasındaydı.
2007’de de benzer bir durum yaşamıştık. O dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’ten “Ankara'da su kesintileri başlıyor” açıklamaları gelmiş, köklü tedbirler alınması gerektiği gündeme gelmişti. 
Melih Gökçek kuraklık nedeniyle Başkent'e su sağlayan barajlardaki suyun büyük oranda azlığı sonucu zorunlu olarak su kesintisine gittiklerini söylüyordu.
Hatta “Kesintiler Kızılırmak suyu Ankara'ya ulaştırılana kadar yani yaklaşık 5 ay devam edecek" diyordu.  
O günler geride kaldı.
Peki, bugün yaşadığımız kuraklık karşısında durum ne? 
Su durumumuz ne; Büyükşehir, ASKİ ne gibi köklü tedbirler alıyor? 
ASKİ’nin verilerine göre, bugün Kızılırmak'tan sağlanan suyun dışında toplamda 7 barajda 400 milyon metreküplük su rezervi bulunuyor. 
Başkent’te günlük içme suyu ihtiyacının 1.1 milyon m3 olduğu düşünüldüğünde, hiç yağmur yağmasa bile Ankara’nın 1 yıllık suyu hazır. 
Yeterli mi bu, değil elbet.
İçme suyu ile bitmiyor ihtiyaç. 
Bu noktada ASKİ Genel Müdürü Cumali Kınacı’dan önemli açıklamalar geldi.
Şimdiki Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Tuna’nın göreve getirdiği Cumali Kınacı, il sınırlarında içme suyu temini için yoğun bir çalışma başlattıklarını belirterek "Ankara il sınırları içerisinde 2018 içinde yeterli içme suyu temini için bütün talepler karşılanacak. Uzun vadeli planlar hazırlanıp uygulanarak kurak dönemlerde bile Ankara susuz kalmayacak" dedi. 
Daha da önemlisi, Kızılırmak suyuna ihtiyaç kalmayacağını söyledi Kınacı. 
ASKİ Genel Müdürü Cumali Kınacı, Ankara'ya Gerede suyunun getirilmesi projesinin tamamlanması ile Başkent'in Kızılırmak suyuna ihtiyacı kalmayacağını açıklarken şunları kaydetti: "Gerede suyunun gelmesiyle, ardışık 3-5 yıllık kurak dönemler hariç, Ankara'nın Kızılırmak suyuna ihtiyacı kalmayacaktır. Yağışlı dönemlerde Çamlıdere Barajında depolanacak su kurak dönemlerde sarf edilecektir. Ayrıca her yıl 30 milyon m3'lük su tüketim artışı da dengelenecektir." 
***
Değerli okurlar, burada en çok “Kızılırmak suyuna ihtiyacın kalmayacağı” açıklamasını önemsedim.
Malum, Gökçek döneminin bir “projesi”ydi Kızılırmak suyunun Ankara’ya getirilmesi.
Ve çok tartışma konusu oldu.
Özellikle sası tadı ve sağlıklı olup olmadığı.
Pekçok uzman Kızılırmak suyunun ancak ve ancak park, bahçe sulamalarında ve sanayide kullanılabileceğini, Başkentlilere içme suyu olarak verilmesinin sağlık açısından ciddi sorunlar oluşturacağı eleştirilerinde bulundu.
Fakat Başkan Gökçek tüm bunlara kulak tıkadı ve Kızılırmak suyunu getirdi, arıttı ve içme suyu olarak verdi Başkentlilere. 
O günden bu yana Başkent’te suyun tadı kaçtı. 
Özellikle çocuklarda ishal ve kusma şikayetleri arttı. 
Şimdi Başkan Tuna, ASKİ eliyle yürütülen yepyeni ve köklü projelerle buna dur demiş oluyor inşallah.
Tebrikler Mustafa Tuna ve ekibi
Su hayattır. Susuz hayat olmaz.