Herkesin gündeminde olan bir mahalle var yakınımızda, Hacı Bayram-ı Veli adında.
Bu mahallede asılsız iddialar dolanıverir olmuş.
Neymiş efendim burası, IŞİD merkezi gibiymiş.
Buradan örgütü militan gidiyormuş.
Yok artık bizim İsmet Paşa’da mı, diye düşünür olduk.
Bir gidelim bu işin aslı nedir ne değildir diye soralım istedik.
Gittik, bölgeyi gezdik; ne diyorsunuz bu haberlere diye sorduk, esnafla, vatandaşlarla sohbet ettik.
IŞİD’i her sorduğumuz kişiden hemen hemen aynı cevabı aldık.
Sonuç:
Vatandaşlar “Ne IŞİD’i MİŞİD’i? Biz ekmeğimizin derdindeyiz. Burada IŞİD değil yoksulluk var” diyor.
Üstüne bir de Suriyeliler var.
Görenler için İsmet Paşa diye bir yer kalmamış, her yer yıkılmış millet yavaş yavaş göç ediyor. Sureliye vatandaşlar ise zorunluluktan orada yaşamıyor sadece konaklıyor.
Bir gazeteci de geliyor, İsmet Paşa hakkında, IŞİD’e militan sağlayıcı bölge olarak tanımlıyor.
Amerikan basınında çıkan o haberle ilgili esnaf ve vatandaşa bir soru sorsanız hep şu sert lafı işitiyorsunuz:
“Kardeşim burada IŞİD’in ne işi var?..”
Tepkililer, haklılar..
Çünkü gündemleri çok farklı:
Yoksulluk, ekmek, iş, aş, barınma, sağlık…
Ve eğitim sorunu.
Daha doğrusu eğitimsizlik sorunu.
Gençler gerekli eğitimi alamamış, alamıyor, mahrum büyüyor…
Mahallede gençlik ateşinin verdiği etkiyle sadece biraz fevri gençleri görüyorsunuz.
Semtin büyük ağabeyleri “Bizim mahallemizin gençleri eğitimsiz, okul bilmezler, mektep bilmezler, Kurtlar Vadisi’ni izler kabadayı kesilirler” diyor.
Derme çatma yapılardan Suriyeli vatandaşlar çıkıyor. Allahtan havalar sıcakta pek üşümüyorlar; ancak kış yakın tabii e… o zaman ne olacak o Suriyelileri hangi yorgan ısıtacak…
Onların karnı nasıl doyacak, o pislik içinde hangi çocuk kaç gün daha yaşayacak bunların hepsi merak konusu tabiî…
İşin aslını ben siz söyleyeyim İsmet Paşa’nın dün altını üstüne getirdik. Deyim yerindeyse girmediğimiz delik kalmadı.
Mahallede yoksulluktan rezillikten başka bir şey bulamadık. Vatandaş o haberi yapanlardan muzdarip, kendilerini karalamaya yönelik bir haber olduğunu düşünüyor.
Bana göre o haberi yapan muhabir yıkık dökük evleri militan yuvası, çocukların kullandığı oyuncak silahları ise IŞİD’in cephanesi olarak algılamış ki böyle bir haber yapma gereği duymuş.
Haberle birlikte kazanan bildiğimiz üzere New York Times muhabiri Ceylan Yeğinsu, kaybedenler ise İsmet Paşalılar oldu.