İsabetli olur
Pek çok devlet okulunda kayıt esnasında velilerden ücret talep edildiği herkesin bildiği bir sırdır!
Resmiyette “kayıt parası” diye bir şey olmadığından okul yöneticileri bunu “bağış” adı altında talep eder.
Veli “Bu resmen kayıt parası. Bu yasak değil mi” diye biraz ayak diredi mi, alacağı cevap da bellidir.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın aktardığı kaynağın yetmediği, temizlik, güvenlik gibi hizmetleri velilerin “bağışları” ile sürdürebildikleri anlatılır kendilerine.
Halen “veremem” diyen veli, “Çocuğunuzun okuyacağı okulun güvenli, temiz olmasını istemez misiniz” gibi cümlelerle karşılaşır.
Evine en yakın olduğu ve kayıt yeri orası gözüktüğünden veli daha fazla direnemez ve belki pazarlık sonucu bir miktar indirim sağlayarak bağışta bulunur da öyle kaydettirir çocuğunu. (Bir veli olarak ben de ‘ödeyemem’ diye rest çekip çıkmış, ikinci gidişimde ise kontenjanın dolduğu cevabını alarak pazarlık yapma şansımı da kaybetmiştim.)
Yıllardır bu böyle maalesef; her kayıt döneminde velilerle okul yöneticileri karşı karşıya gelir.
Kimi kayıtlarda atışmalar, kavgalar dahi yaşanır, kimilerinde karşılıklı “düşmanlıklar” oluşur.
Velilerin gözünde okul, okulun gözünde öğrenci ve velileri için önyargılar meydana gelir. Veliler okula “bu nasıl devlet okulu, iyice ücretli hale geldi” diye bakar, okulun gözünde öğrenciler “şu kadar bağışlık öğrenci, bu kadar bağışlık öğrenci” kategorilerine ayrılabilir.
Bu şekilde başlayan bir eğitim öğretim dönemi öğrenci-veli ile okul idaresi arasında ne kadar sağlıklı ilerleyebilirse artık, öyle geçer gider.
Ama resmiyette devlet okulu ücretsizdir.
Velilerin isyanı ve tepkisi karşısında Milli Eğitim’den resmi açıklamalar yapılıp, “okullarda kayıt parası alınamayacağı, bunun yasak olduğu” bildirilir ama değişen bir şey olmaz. Sanki el atından “ihtiyacınız var ise alın” telkininde bulunulur?..
***
Önümüzdeki eğitim öğretim dönemi için kayıtlar sürüyor ve pek çok devlet okulunda yine aynı manzara hakim.
Örneğin geçtiğimiz hafta Mamak’tan bir veli gazetemize ulaşarak, çocuğunu kaydettirmeye gittiği anaokulunda kendilerinden 1000 TL kayıt ücreti istendiğini, bunu ödeyecek gücü olmadığını anlatmasına rağmen bunda ısrarcı olunduğunu kaydetti.
Veli aynen şunları söyledi: “Üstelik bu parayı taksitle de değil peşin olarak istiyorlar. Diğer taraftan devlet okulu ücretsizdir deniliyor. Bu nasıl iş? Hem de ekonomi bu haldeyken eğitime girişte bile bir sürü para vermek zorunda kalıyoruz.”
Konu bu şekilde gündemimize girince, gözümüz kulağımız Milli Eğitim Bakanı Sayın Metin Özer’den gelecek açıklamaya kesildi!
2022-2023 eğitim öğretim yılı hazırlıkları kapsamında, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Büyük Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki toplantıda, Ankara'da görev yapan okul müdürleriyle bir araya gelen Sayın Bakan, bu hususa da değindi.
Bakan Özer önce kayıtlarda bağış alınıyor oluşunu “istisna” olarak değerlendirdi ve bu istisnai durumlar nedeniyle tüm okul yöneticilerinin töhmet altında bırakıldığını savundu.
Ardından ise devlet okullarında tüm ihtiyaçların Milli Eğitim Bakanlığı tarafından karşılandığını, velilerden kayıt parası ve bağış alınamayacağını belirterek, "Yardımcı kaynak problemini nasıl çözdüysek bu problemi de sizlerle birlikte el birliği yaparak çözeceğiz” dedi.
“Sizlerden” kastı okul müdürleriydi.
Sayın Bakan şöyle devam etti:
“Kayıt yapmakla bağış arasında hiçbir ilişki yok ama isteyen velimiz, bağış yapabilir. Kayıt döneminden sonra bağış yapabilir. Bunu engellemiyoruz ama Türkiye Cumhuriyeti devletinin tüm vatandaşları çocuklarına herhangi bir ek ücret ödemeden okullara kayıt yapabilecekler ve biz eğitim sistemimizde artık bu tip kötü örneklerle değil, başarı hikayeleriyle anılacağız. Ben inanıyorum ki sizlerle, siz değerli çalışma arkadaşlarımızla çok önemli başarı hikayelerine imza atacağız."
Milli Eğitim Bakanı’nın Ankara’daki okul müdürlerine hitaben yaptığı bu konuşma çok önemli. Kayıt parası konusunda önceki yıllarda yapılan yetkili açıklamalarından çok daha gerçekçi geldi bana.Öyle geçiştirme değildi yani.
İstanbul’da yaptığı benzeri bir toplantıda da ek kaynaklarla okulların tüm ihtiyaçlarının giderileceği, bu tür taleplere gerek kalmayacağı mesajını verdi Sayın Bakan.
İnşallah diyorum.
Böylelikle bu ayıp son bulmuş olur, veliler de okul yöneticileri de rahat bir nefes alır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.