Değerli okurlarım çok iyi bilirler ki, bu köşede, bu sütunlarda söylenmeyeni söyleriz, konuşulmayanı konuşuruz, yazılmayanı yazarız. Sessiz çoğunluğun sesi olur, kimsesizlerinde kimsesi oluruz. Halkın bizatihi kendisi bu sütunlarda temsil edilir. 
Yorumlarımı ve yaklaşımlarımı tamamen gerçekçi bir şekilde yapmaya çalışırım. Doğru bilgilendirmek, doğru şeyleri söylemek içinde azami dikkat gösterir, araştırmalarımı en tiziz, en  ince teferruatına kadar yapar,  sizinle öyle paylaşırım.  Ve en önemlisi de toplumun tamamını ilgilendiren konuları paylaşırım. Buna dünyanın her yerinde, "Dürüst Gazetecilik" derler.
Bu yazımızda da gerçeklerden bahsedeceğiz. 5 Ağustos’ta da İç Anadolu Birliği (İçan) Yozgat İl Başkanlığını açtık.  Bu açılış Yozgat’ı olduğu kadar   toplumun genelini de ilgilendiriyor. Çünkü İç Anadolu Birliği toplumun bizatihi kendisidir. Onların dertleri  dertlerimizdir, sorunlarını kendi sorunları olarak görür, mutluluğu mutluluğumuzdur, sevinci sevincimizdir, kederi kederimizdir. 
Mükemmel, hatasız bir organizasyonla yapılan açılışa (bu anlamda Yozgat İl Başkanlığı Yönetimine sonsuz teşekkür ediyorum) geniş bir halk kitlesinin yanı sıra, protokol, İl de bulunan STK lar ve İlin AKİL adamları katıldılar.  Bunlardan birisi yazar- senarist Ertuğrul Kapusuzoğlu.. Kendisine açılışla ilgili görüşlerini sorduğumuzda, "Bugüne kadar Yozgat böyle bir açılışa, böyle bir coşkuya şahit olmadı" sözü ile bir kez daha ne kadar doğru bir iş yaptığımızı gördük. Ve Allah kısmet ederse, inşallah bütün İç Anadolu da teşkilatlanıp ideallerimizi hedeflerimizi gerçekleştireceğiz. 
Yozgat'ta ilk defa iki önemli nokta açıkladık. 
- Hedeflerimizin beş ana noktada toplandığını ve bunu da İÇAN-5 olarak ifade ettik.  Kültürel, sosyal, ekonomik, bölgesel ve küresel hedeflerimizi açıkladık.
- Çıkacak dergimizin adını açıkladık. "İÇAN MİLLİ BİRLİK” Amblemi ise Hilalin içinde İçan amblemi. Özellikle İçan Milli Birliğin amblemi büyük alkış aldı.
Ben tekrar buradan emeği geçen bütün arkadaşlarıma en kalbi duygularımla teşekkür ediyorum. 
Şimdi diyeceksiniz ki, İç Anadolu Birliği ile S-400 lerin ne alakası var?
Son derece yakın alakası var!  Birkaç dakikalığına şöyle bir çevremize bakalım. Ne görüyoruz? Elbette gören gözler, işiten kulaklar, düşünen beyinler için söylüyorum.  Siz gözü gönlü kapalı mühürlü insana hiçbir şey anlatamazsınız.  Ak'a kara, geceye gündüz der. Benim saygıdeğer okurlarımın ise, hamdolsun, gözü de, gönlü de açık.  Evet ne görüyoruz çevremize batığımızda? 
Git gide daralan bir çember.
ABD’nin çevremizdeki komşularımıza asker ve silah yığınağı yaptığını artık sağar sultan bile biliyor.  Türkiye 'yi ablukaya almaya çalışıyorlar. Bulgaristan ve Gürcistan’a yeni gönderilen ABD askerleri, körfez ülkelerine yapılan silah yığınağı ve son olarak da PKK nın kolu YPG ye gönderilen yüzlerce Tır Silah ve Türkiye'yi yalnızlaştırma çabaları. 
Hemen aklımıza gelenleri sıralayalım. 
- Gezi eylemleri ve 6-8 Ekim sokak hareketleri ile ne amaçlandı?    İÇ SAVAŞ...
-15 Temmuz’la ne yapılmak istendi?  TÜRKİYE'Yİ İŞGAL GİRİŞİMİ
-Peki bunlar başarılı oldu mu? HAYIR
-Peki bu ve buna benzer yeni girişimler olabilir mi? bize göre KESİNLİKLE EVET
-Peki nasıl bir girişim olabilir? YAPILANLARA, OLANLARA, ÇEVREMİZE BAKTIĞIMIZDA BUNU ÇOK RAHATLIKLA ANLARIZ. 
- O halde ne yapılması gerekir?  HER AN, HER DAKİKA TOPYEKÜN  MÜCADELEYE HAZIR OLMAK.
-Peki nasıl hazır hale geleceğiz? İKİ UNSUR VAR! 1- ASKERİ OLARAK  2-SOSYAL OLARAK
1-ASKERİ OLARAK; Ordumuz, en güçlü, en modern, çağın gereği silahlarla donatılmalı. En son teknolojiyi kullanmalı. Herkesin bildiği gibi, dünyanın en büyük silah tüccarı ABD.  Önce ülkelerde savaş çıkartıyor sonra onlara silah satıyor. Kendisine boyun eğemeyen ülkelere, "AYAR!" vermeye çalışıyor. Söz dinlemiyorsa, kendi sistemini uyguluyor. Ya yok ediyor, ya köle yapıyor.  Türkiye'ye istediğini yaptırmak içinde çemberi daralttıkça daraltıyor.  Türkiye bunu görüyor ve karşı tedbirler almak istiyor. İşte tam da burada S-400 Füze Savunma Sistemi devreye giriyor.  Rus yapımı olan ve dünya da sadece Çin ve Hindistan'da bulunan bu füzeler, dünyanın en gelişmiş füze savunma sistemi. Bu  her kes tarafından kabul edilmekte. Sorun ise, başta ABD olmak üzere NATO ve üye ülkeler. Kesinlikle Türkiye'nin bunu almasını, güçlenmesini istemiyorlar.  Rusya ise ilk defa kendi Pakt'larının dışında bir ülkeye bu sistemi satmak istiyor. 
Akıl almaz bahanelerle bahsolunan ülkeler buna engel olmaya çalışıyorlar. Üstelik Türkiye bu sistemi alırsa, teknoloji transferi de yapmış olacak. Yani gelecekte bu füzeleri Türkiye kendi imkanları ile yapabilecek.  Henüz satışı kesinleşmeyen bu sistem konusunda Devletimiz nasıl bir karar verecek merakla bekliyoruz. 
2-SOSYAL OLARAK; Türk Halkı her an her dakika uyanık olmak zorunda dedik. İş te tam da burada İç Anadolu Birliği ve diğer STK lar devreye giriyor. İl il, köy köy, kasaba kasaba, ülkenin en ücra köşelerini dolaşarak halkı bilinçlendirmek, bilgilendirmek, mevcut durumu anlatmak, halkı her konuda psikolojik olarak da hazır hale getirmek STK ların görevidir.  Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi, ezanların susmaması, bayrakların inmemesi için STK lara büyük görevler düşmektedir. 
Daha önceki bu konudaki yazılarımıza bakıldığında; "STK lar halkın içinden gelen onların, sesi, gözü, kulağı olan teşkilatlanmış topluluklardır dedik.  Siyasi partilerin yanı sıra, STK lara çok büyük görevler düştüğü, her STK üzerine düşeni mutlaka yapmak zorunda olduğu bir döne mi yaşıyoruz.  
O halde bu sosyal bir realite ise, İç Anadolu Birliği ve benzer STK lara çok iş düşüyor.  STK lar, hızlı bir şekilde teşkilatlanıp, hiçbir şekilde, dini, siyasi, kültürel ve etnik köken ayrımı gözetmeksizin, bütün halkı kucaklayıp, Tek Bayrak, Tek Millet, Tek Devlet Tek Vatan ilkeleri doğrultusunda, Mili Birliğimizin tesisi konusunda her türlü fedakarca çalışmayı yapmak zorundadırlar. 
İşte İç Anadolu Birliği bu düşünceler çerçevesinde, halkı bilinçlendirme, psikolojik olarak her türlü tehlikeye karşı hazır ve uyanık tutma görevini yerine getirmek için her türlü zorluğa karşı, her türlü fedakarlığı yapmaya hazırdır. Bu maksatla, Yozgat İl Başkanlığını açarak, İÇAN MİLLİ BİRLİK adı ile bir dergiyi çıkarma çalışmalarına hız vermiştir.
EZANLARIN SUSMAMASI, BAYRAKLARIN İNMEMESİ İÇİN, HER DOĞAN YENİ ŞAFAKTA BİR ÖLÜR BİN DİRİLİRİZ.