Ahmet Fidan
Eğitim Sisteminin İkinci Müellif Bakanı Vehbi Dinçeler’i dinlerkenEğitim Sisteminin İkinci Müellif Bakanı Vehbi Dinçeler’i dinlerken
Ankara’da STK’lar kültürel faaliyetlerini hızla sürdürüyorlar. SERVER Vakfı günlük,haftalık ve aylık programları ile öne çıkmakta ve göz doldurmaktadır. Yıllardır sürdürdüğü ve gelenek haline gelen “Çarşamba Sohbetleri”nin bu hafta ki konuşmacısı Milli Eğitim eski Bakanlarından Sayın Vehbi Dinçerler’di. Server Vakfı, faaliyetlerini aylık olarak programlıyor ve duyuruyor. Bir önceki ay, bir vesileyle Vehbi Beyin ismini teklif etmiştim. Kabul gördü ve uzun bir aradan sonra Sayın Bakanımı görme ve dinleme imkânı buldum.
Önce Vehbi Dinçerler kimdir, hatırlamakta yarar var. 12 Eylül 1980 ihtilalinden sonra kurulan Turgut Özal hükümetinde Milli Eğitim Bakanı olarak görev yaptı. İTÜ mezunu bir mühendis olan Sayın Dinçerler, eğitim sisteminin düzenlenmesinde DP’nin Milli Eğitim Bakanı merhum Tevfik İleri’den sonraki ikinci müellif bakandır.
Ben kendileri zamanında MEB da göreve başladım. Bu sebeple yakından tanıma ve kendileri ile çalışma imkânı buldum. Vehbi Dinçerler’in Türk Maarif Sistemine hizmeti hem kalıcı ve hem hayırlı olmuştur. Vehbi Dinçerler’in hizmetleri kendisinin hayırla anılmasına vesile olmaktadır.
Server Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve eski Kahraman Maraş Milletvekili Sayın Mehmet Ali Bulut beyin yönetiminde gerçekleşen programda, önce Sayın Bakan’ın özgeçmişi okundu. Son derece mütevazı olan Sayın Bakan kibarca müdahale ederek o kısmın geçilmesini istedi. Sayın Bakan, Server Vakfında yaptığı konuşmada farklı bir yöntem uyguladı. Daha konuşmaya başlarken katılımcıların kendisini sorularıyla yönlendirmelerini istedi. Gerçekten çok farklı bir usul. Kendisine iki önemli teklif oldu. Birisi IŞİD, öteki Paralel Yapı.
Sayın Bakan, beraberinde getirdiği bir kitaptan söz etti. Özellikle TOBB’da katıldığı bir toplantıda ABD’de bir kuruluş tarafından hazırlanan İngilizce rapordan kısa bölümler okudu ve terör konusunda düşüncelerini aktardı. Terörün ve orta doğudaki gelişmelerin tarihi geçmişine dair ayrıntılı bilgiler verdi. Raporda Türk Hükümetine yapılan teklifleri aktardı. Rapor bir bakıma PKK’nın taleplerini dile getirmekte ve yol haritası çizmektedir.
Vehbi Bey, terör ve bölücü terörün tarihine dikkati çekerek yüz yıl öncesinden çarpıcı örnekler verdi. Sonra IŞİD konusunda bilgi verdi. Kendisinin birkaç yıl önce Hükümet adına Filistin koordinatörü olarak görev yaptığını, bölgeyi tarihi ile beraber iyi bildiğini söyledi ve IŞİD’in bir ABD veya İngiliz imalatı olduğunu söyledi. IŞİD’in yaptıklarının İslâm’la bağının olmadığını özellikle ifade eti.
Sayın Dinçerler, Paralel yapı konusunda açık ve net bir şey söylemedi. Yani kendisini dinleyenlerin düşüncelerinden farklı bir ifadesi olmadı. Ama çok önemli bir şey söyledi, “Hizmet hareketi iseniz, kanun yapma hakkında sahip siyasi otoritenin iradesine itaat etmelerinin şart olduğunu” söyledi. Konuyla ilgili düşüncelerini ifade etti.
Terörün başlangıcından beri dikkatlerden kaçan bir yönü bulunmaktadır. Türkiye’de ABD’nin altmışlı yıllarda başına bela ettiği, yeni nesillerin adını bile hatırlamadığı “Barış Gönüllüleri”nden hiç söz edilmemektedir. Konuyu soru olarak Sayın Bakan’a yönelttim.
Barış Gönüllülerini ifade ettikten sonra “Abdullah Öcalan, lanetüllahi aleyh (Bugünlerde herkes adını sayınla anıyor, bende Allah’ın laneti üstüne olsun dedim), bir röportajında kendisinin ayrılıkçı düşüncesinin ilk kez barış gönüllüsü öğretmeninden aldığını” ifade etmektedir. Dedim. Sayın bakan salondaki gülüşmeleri anlamadı. “Ne dedin, tekrar eder misin?” dedi. M. Ali Bulut Bey tercüme etti. Sayın Bakan soruma soru ile karşılık verdi.
-“Barış Gönüllüleri olmasaydı, terör olmayacak mıydı?” Kanaatim bu kadar hızlı olmazdı her halde.
Akşamın ilerleyen saatlerine kadar süren programın ilgi çeken en önemli yönü ise SERVERi’in salon ve koridorları dolu ve sonuna kadar Sayın Bakan ilgi ile takip edildi. Toplantıya her kesimden insan katıldı. Eski Bakanlardan Cengiz Altınkaynak, eski ve yeni milletvekilleri, bürokratlar, tüccarlar ve hizmete susamış irfan sahipleriyle beraberdik.
Toplum vefakâr, kendisine hizmet edenleri unutmuyor. Sayın Dinçerler bu ülkenin kültürüne, tarihine, irfanına büyük emek vermiş ve hizmet etmiştir. Kendisi ile ilgili anlatacak pek çok hatıram bulunmaktadır. Başka bir yazıya bırakarak başta Server Vakfı yöneticilerini bu güzel faaliyetlerinden dolayı kutluyor, Sayın Bakanım Vehbi Dinçerler’e sağlıklı bereketli ömürler diliyorum.
G Ü N Ü N H İ K M E T İ
“Bakıyorum, ayrı ayrı pek iyi adamlarız. Bizi medeniyette dünyalar kadar geri bırakan milletlerin efardında bizdeki büyüklükler yok. Sonra bakıyorum, bir yere gelince bir heyet’i içtimaiye teşkil edemiyoruz; çünkü o terbiyeden mahrumuz. İşte bizim muhtaç olduğumuz terbiye asıl bu ikinci terbiye olacaktır.”
Mehmed Akif, Sebilürreşat, C.5 5 Ekim 1910
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.