MUSTAFA BURAK DOĞAN

MUSTAFA BURAK DOĞAN

Dehr-i Ahirde Hak Davayı Bulmak

Dehr-i Ahirde Hak Davayı Bulmak

Herkesin bir ideali yoktur ama ideali olan insanlar uyanan ve uyandıran olabilir ancak. Dünya üzerinde genel ahlak kuramlarının çoğu içinden bir alan üzerine hayal kurmak ve onun için çalışıp çabalamak dersek dava kelimesini ideal üzerinden açıklamış sayılmayız hatta açıklamak bir kenara dursun bu kavramları dar ve kapalı bir kutuya tıkmış oluruz.

Dava odur ki hakkı haykırsın, dava odur ki yanmış kararmış kalplere su serpsin, işitilmeyenleri işitsin, görülmeyenleri görsün, muhtaca daha o yardım istemeden el uzatan olsun. Kanımca dava, ideal ile başlar. İdealist insan önce hayatı ve yaşamın amacını kavrar. Daha sonra kendine bir rota belirler ama yanlış seçilmiş ideal yanlış yola sevkeder, doğru bir alan seçilmelidir ve en sonunda ise tüm ideallerini hakkı savunmakta ve onun yolunda başkoymakta birleştirir. 

Herkes farklı kariyerler kuruyor ve kendi yol haritasını çiziyor. Elbette kendi sorumluluklarımız, mücadelemiz olacak. Önemli olan nokta, rotamızın üzerine kırmızı noktalar işaretlemektir. Bundan kasıt; bir konunun doğru olduğunu ve hak olduğunu biliyorsak bunu sadece kendimizin bilmesi uygulamaya geçmedikçe bizatihi fayda vermeyecektir. Onu insanlığa faydalı olmak ve en azından bir kişiye dahi olsa müspet anlamda dokunabilmek amacıyla yaymamız yani davamız edindiğimiz konuyu anlatmamız gerekir. İşte bunlar kendi kariyerimizin, görevlerimizin tam yanında eşit önemde hatta daha kıymetli birer vazife olarak rotamızın üzerindeki önemli kırmızı noktalarımız olacaktır
Dıştan bu dava kararmış kalplere şu soruyu sordurabilir; sizin dininize göre Allah kendi nurunu tamamlayacak madem siz neden onun savunuculuğuna soyunuyorsunuz veya siz koşturmasanız da ilahi nur tamamına ermeyecek mi diyebilir ve bizde cevaben diyebiliriz ki; evet Allah nurunu tamamlayacak ama bunun birde mizan kısmı olacak hesap sorulduğunda sen hangi safta yer almak isteyeceksin bu önemli yani bir şekilde gerçekleşecek olan olur ama biz bu işin neresindeyiz bunu kavradıktan sonra ne için çabalayacağına karar vermekte güçlük çekmesi, güçtür artık insan için.

Rahmetli Erbakan hocamın Müslüman gençlere öğütlerinden bir kısım;

Hayat doğru ile yanlışın, güzel ile çirkinin, faydalı ile zararlının, adaletle zulmün mücadelesinden ibarettir. İslam sadece Müslümanlara değil bütün dünyaya huzur ve barış getirecek değerleri bünyesinde taşımaktadır. Gençler de bu barışın teminatıdır. Barış, kardeşlik, sevgi, adalet ve huzur tüm insanlığın ortak talebidir. Müslüman gençlerin de bu değerleri taşımaları bir zorunluluktur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR