Büyürken
Ukrayna Rusya savaşı ile gerilimin tırmandığı bölgesel ve dünya barışını tehdit ederken gıdayı da tehdit etmektedir. Bunun başında dünyanın kullandığı buğday her geçen gün daha da önemi artmaktadır. Onun içinde buğday ambarlarından biri de Ukrayna’dır. Bir tarafta savaşların sömürenlerin ortada bıraktığı mazlumların gıda sorunu, başta Afrika olarak başlayan açlıklar. Hatta açlıktan hayatını kaybeden çaresiz babalar, analar, kendini aç bırakanı bile öğrenmeden ölen mazlumlar Afrika başta olmak üzere mazlumların çaresizliği açlığı yoksulluğu ölümlerin çoğalması onu sömüren emperyalistleri ne kadar ilgilendiriyor bilemiyorum.
Çağımızın bir sorunu da göçenler. Eğer gözümüzü kulağımızı vicdanımızı insanlığımızı düşünmez, görmemezlikten gelsek bile Afrika başta olmak üzere ölmemek için son çare göçü tercih ederse sonuçlarını düşünün.
Buğday depolarından olan Ukraynadaki buğdayın dağıtımı konusunda gösterdiği üstün başarı tehlikenin önlenmesi ve insani bir görev değerlendirilmesi sonucunda buğdayın ihtiyaç bölgelerine dağıtımındaki üstün gayret ve başarı milletimizi çok mutlu etmiştir. Ülkemizin yeniden kurulan dünyadaki insani merhamet yönü ile geleceğin hazırlanmasında dost düşman hepsini memnun etmiştir.
Üretim yapan toprakların sabit insanlığın çoğaldığını düşünürsek günün gıda çağı olarak kabul edersek gıdayı koruyan çoğaltan dağıtan ülkelerin önemi ön plana çıkacaktır.
Hazine arazilerinin ve şehirlere göç eden yazdan yaza köyüne gelen insanların durumu köylerin nüfusuna göre %80 ile 90 arasındadır. Bu insanların ekilmeyen tarlaları ile boş arazilerin tarıma kazandırılması için yeni projeler çözüm olabilir. Yazdan yaza köyünde bulunan insanların üreten, değer katan, çalışan insanlara ihtiyacımız olduğu gibi. O insanları da mutlu edecektir. Marifet iltifata tabiidir.
Bir kesim gibi her şeyi yok kabul eden doğrularda başarılarda susan, gözünü kapatan ilgisizlik inkar yerine takdir eden, teşvik eden, başarının ortaya çıkmasında payının olması kendini ve halkı mutlu edecektir.
Moral kaynağımız inançlarımızın zayıflaması ve zayıflamasının tarafları olanları da rahatsız eden bir durum ortaya çıkacaktır.
Onun için bizi biz yapan değerlerimizi korumalıyız. Moral değerlerimizi korumalı kendi inancını başkasına zorla yaşatma gibi bir baskı ne insani ne de vicdanidir. Bir kuruluşumuz çocukları Ayasofya’ya gezmeye götürmüş onu acımasızca tenkit edeceğimiz yerde bu gibi moral kaynağı inançlarımızı morallerimizi olayları çoğaltan her inançtan görüşten ne olursa olsun güzelliklerimiz, ülkemiz, tarihi mirasımız, başarılarımız hepimizin ortak değeridir. Gurur duymalı, yaygınlaşmasında öncülük yapmalıyız. Bu vatanın üzerindeki bütün değerlerle birlikte her birimizin bir veya birkaç yerinden yapıştığımız, koruduğumuz, yaşatmaya çalıştığımız güzellikler bulunmaktadır.
Büyüyen, gelişen yeni dünyada yerini en güzel şekilde alan ülkemi bütün kıymetleri ve değerleri ile gurur duyuyor, seviyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.