Osmanlı değişik cephelerde zaferler kazanmış, başarılara imza atmış komutanlar. Osmanlı ordularının cepheden cepheye koştuğu, fedakarlığın zirve yaptığı, ayakta yok, üzerinde yok, bir lokma ekmek ile hoşafla Çanakkale dahil cephelerde kahramanlıklar yapan dünyaya örnek dedelerimiz beş yıl, on yıl, on iki yıl düğüne gider gibi kahramanlarımız şehitliği en büyük müjde seçmiştir.

    Çarıkları parçalanmış yine de yüksek moral zafere odaklı Osmanlı kahramanları gurur duyduğumuz atalarımızdır. 
    Haçlılar Çanakkale’ye geldikleri gibi geri giderken, ne oldu da kısa sürede Çanakkale’ye saldıranlar İstanbul’u savunmasız işgal etmiştir. O dönem vatanseverleri, kahraman, başarılı komutanları, yazarları, şairleri halk bunu içine sindirememiş ya İstiklal ya ölüm diyerek yıkılışı kabul etmemişler, yeniden diriliş için toplanıp vatan sevgisi ağır basanlar, bu can bu vatana bin defa feda diye şehir şehir, köy köy ayakta çarık mahrumiyeti yokluğunu zafere çevirmek için milli mücadelenin meşalesi yanmıştır. Vatan aşkı, sevdası dilden dile, gönülden gönüle yılmadan usanmadan Anadolu’yu sarmıştır. 

    Diğer tarafta yıkılan Osmanlının şehirlerinden Endülüs’te insanlar katlediliyor. Müslüman Türk avı zulmü yürekleri yakıyor. Gözyaşları sel oluyordu. Şimdi biz kilise, camii, havra ayırım yapmadan onarıyor, yapıyoruz. İnançlara saygı ve hizmet ediyoruz. Onları yakıp yıkıyorlardı.

    Daha acısı yıkıyorlar yerle bir ediyorlar. Camiiler içkili eğlence merkezleri oluyor, işgal, gözyaşları devam ediyor. O günün en büyük devletleri bütün servetlerimizle zengin oldular. Zenginliğin sahibi aç, çaresiz ama yiğitçe milli mücadelede destanlar yazarken, Atalarımın Osmanlı toprakları zalimlerce talan edildi.
    Dünya devletleri Osmanlı servetiyle gelişir, büyürken, Osmanlının her yerde izlerini silerken, yok kabul ederken zulümleri artarken bizi akıllarınca küçük görüyorlardı.

    Hacı Bayram'da dualarla, gözyaşları ile şehitlerimize dua gazilerimize teşekkürlerle Cumhuriyetimiz kuruldu.
    İlk mecliste defalarca okunarak bu millete Allah’ım bir daha İstiklal Marşı yazdırma, diyen Mehmet Akif’in yazdığı şiir milli marşımız oldu. Vatanseverlerin, kahramanların yüreklerinden haykıran zafer naraları ile Anadolunun tekrar yüzü güldü.

    Osmanlı’yı yıkan mirasımızı talan eden emperyalist Avrupalıları örnek alacağız. Biz Avrupalı olacağız diye her şeyi yeniden sil baştan yapmaya kalkıştılar. 

    Arayışımız, telaşımız, çırpınışımız Osmanlı’yı mirasını değerlerini aradığımızdandır.