Ankara’yı Ankaralı Tanımıyor
Sevgili okurlar bayadır yazmaya niyetlendiğim ama bir türlü nasip olmayan bir konuyu kaleme alacağım. Ulus ve çevresine “Bir turist, bin turist getirir” vb. gibi turizm ile ilgili pankartlar asılmış. Ankara İl Kültür Turizm Müdürlüğü öncülüğünde mi yapıldı yoksa Kültür ve Turizm Bakanlığı mı öncü oldu bilmiyorum. Hatırladığım kadarıyla bir zamanlar bakanlığın kamu spotuydu bu sloganlar. Sabah işe gelirken pankartları görünce konu tekrar aklıma geldi, ben de yazmaya karar verdim.
Ülkemize turist çekmek için birçok girişimlerde bulunuyoruz. Turist demek sıcak para demek. Turist hem devleti hem vatandaşı mutlu ediyor. Bu konuda hemfikir olmayanımız yoktur. Zaten buna itiraz eden de yok. Hatta pandemi sürecinde “ben aşılıyım” yazılı maske dahi üretip tanıtım videosunu çektik. Turistleri bu kadar çok seviyoruz yani, varın gerisini siz düşünün.
Her Türk vatandaşı ülkesine-şehrine turist gelsin ister. Turizm canlı olduğu yerler ekonomik olarak gelişir, kalkınır ve daha sayamayacağımız birçok artısı olur. Bizim asıl gözden kaçırdığımız şehrin yerlilerinin kendi şehrini ne kadar tanıdığı. Biz turizmi sadece yabancı turistler üzerinde görüyoruz. Yerli turistleri gözden kaçırıyoruz. Bunu bir örnekle anlatacağım konuyu daha iyi anlayacaksınız.
Çankırı Caddesi üzerinde bulunan Roma Hamamı’nı bilirsiniz. Ya da bilmez misiniz? Ben söyleyeyim birçoğunuz bilmiyor. Her gün o yolu işe gidip gelmek için kullanan kişilere sorun birçoğu orayı boş arazi ya da mezarlık olarak biliyor. Evet, kime sorsam birçoğu orada müze olduğunu bilmediğini, oranın mezarlık ya da boş atıl bir arazi olduğunu sanıyor. Bilenlerde çok sonradan öğrendiğini söylüyor. Çünkü “yabancı turist-yabancı turist” diye bağırırken kendi insanımızı görmezden geliyoruz. Koskoca Başkent’te dahi kendi şehrindeki müzeleri bilmeyen o kadar çok insan yaşıyor ki, anlam veremiyorsunuz.
Bir kenti önce kentte yaşayanlara tanıtamıyorsanız o kente nasıl turist çekeceksiniz?
Ya da şöyle söyleyeyim sosyal medyanın popüler kültürde önemli bir rolü olduğu bu devirde bu nasıl göz ardı edilebilir?
Her bir yerli turist en az bir fotoğraf demek, bir fotoğraf en az 3 sosyal medya uygulamasında paylaşım demek. Bu da milyonlarca yerli-yabancı turiste ulaşmak demek.
İşlem reklam ve PR bu kadar kolay işte.
Önerim özellikle bu tarz yerlerde ve ana caddelerde billboardlarda etkili bir reklam çalışması yapılması. Mesela Roma Hamamı merkezi bir noktada bulunuyor. Cadde boyunca billboard çalışması yapılarak gerek o müze hakkında gerek ise şehrin diğer noktalarındaki tarihi ve kültürel bölgeler hakkında bilgi verilerek merak ve ilgi uyandırılabilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.