Ahmet Fidan

Ahmet Fidan

Yeni Hükümetin Önceliği Eğitim ve Kültür

Yeni Hükümetin Önceliği Eğitim ve Kültür

 

 

Son on üç yılda çok şey değişti. Hayal bile edilemeyenler şimdi hayatın bir parçası. Sağlık, ulaşım, ekonomi ve en önemlisi güçlü bir Türkiye. Şüphesiz tüm bunlar AK Parti’yi 1 Kasım seçimleri ile dördüncü kez iktidara taşıdı.

Hükümet çalışmaları hızla sürmektedir. Şüphesiz seçimlerde olduğu gibi hükümet kurmada da başarı ve sorumluluk Sayın Davutoğlu’na aittir.

Yeni hükümetin geçmişte yapılan ve tamir bekleyen bazı konularda kalıcı adımlar atmasını beklemektedir. Bunların başında Eğitim ve Kültür gelmektedir. AK Parti her iki konu da ne yazık ki yarınlara ait kalıcı politikalar üretemedi.

Çok ilginç, AK Parti iktidarının başarısız olduğu tescillenen her iki konunun da ilk zamanlarda direksiyonunda aynı isim bulunmaktadır. Kültür Bakanlığının ve Eğitimin direksiyonuna oturtulan Sayın Hüseyin Çelik’ten geriye kocaman bir hiç kalmıştır.  Daha sonra Kültür Bakanlığına getirilen Ertuğrul Günay tüm mesaisini sahip olduğu, içi doldurulmamış ideolojisinin yandaşlarına heba etmiştir.

AK Parti, eğitim politikalarında başarısız kaldı. Çünkü hazırlıksız yakalandı. Temel meseleler yerine ayrıntıda boğuldu.

Kalkınmış ve ileri ülkelerde eğitimin üç temel unsuru bulunmaktadır. Eğitim politikaları “bilimsel”dir. Çünkü bilim doğruların miyarıdır. Bizde ise eğitim politikaları, önceleri militer idarenin elindeydi. Sonra siyasetin hissiyatının galebesi ile politika üretildi.

Eğitim politikalarının en öncelikli ikinci temeli ise “Katılımcılık”tır. Eğitim bilimciler katılımcılığı “Bir ülkede yaşayan insanların sahip oldukları inanca göre çocuklarına eğitimi seçme hakkı” olarak tanımlamaktadırlar.

Bunun iki çarpıcı belgesi bulunmaktadır. Evrensel İnsan Hakları beyannamesinin 26. Maddesi:

”Her veli sahip olduğu dine göre çocuğuna eğitim seçme hakkına sahip” der. Milletler arası bir anlaşma olduğu için Anayasa Seviyesinde bu hüküm hiç uygulanmamıştır.

İkinci ve en önemli belge Selanik’te kabul edilen ama bir türlü yürürlüğe girmeyen mutasavver Avrupa Birliği Anayasa’sının 14. Maddesidir. Üç bölümden oluşan söz konusu “Eğitim Hakkı” başlıklı maddenin 2. Fıkrasında aynen şöyle der:

-“Avrupa Birliğine üye ülkelerde yaşayan her insan sahip olduğu dine göre çocuğuna eğitim seçme hakkına sahiptir.”

Son ve en önemli üçüncü temel ise ”Ölçme ve Değerlendirme”dir. “Hazırlanan müfredatlar sonunda nasıl insan yetiştiriyoruz? Yetiştirdiğimiz nesillerden memnun muyuz? Değilsek nasıl bir müfredat geliştirmeliyiz?”

Üzülerek ifade edelim ki son on üç yılın eğitim politikalarında yukarıda ki bilimsel ve milletler arası temel ilkeler göz ardı edilmiştir.

AK Parti Eğitim Bakanları tamirle uğraşarak zaman israfına sebep oldular. Bir gerçeği unuttular, Türk Eğitim sisteminin tamire değil, imara ihtiyacı vardır.

Yeni kurulacak hükümetin öncelikle ve özellikle eğitimde tamire değil imara, tamirciliğe değil mimarlığa adım atması ve özellikle bu konunun hükümet programında yer alması arzu edilmektedir.

 

G Ü N Ü N   H İ K M E T İ

“Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”

Kur’an-ı Kerim

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR