Yatacak yeriniz yok
Şu Körfez Kralları ve veliahtlarına ne demeli?..
Önceleri, ülkemizdeki bir kısım medyada gördüğüm ve Körfez’deki Arap ülkelerinin aleyhine olan haberlere canım sıkılır, “Müslüman Müslümana bunu yapmamalı” diye düşünürdüm.
Bugün şu noktadayım:
Hak etmişler, hak ediyorlar.
Şöyle ki:
Son olay malum Kaşıkçı cinayeti.
Adamı hunharca katlettiler.
Suçüstü yakalanınca da, üstüne gidilmemesi için rüşvet dağıtmaya başladılar.
Kime dağıtıyorlar peki?
Sömürgeci güçlere; bunların işaret ettiği kukla terör örgütlerine.
Akşam gazetesinin önceki günkü manşet haberine göre:
“Suudi Arabistan Kaşıkçı rüşvetini Suriye’de ödedi.
Suudi ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden askeri bir heyet, terör örgütü PKK/YPG’nin yöneticileriyle biraraya geldi.”
Bitti mi bitmedi…
Haberin devamına göre:
“Suriye’nin kuzey ve doğu sınırlarında teröristlerden oluşturulacak sözde sınır muhafızlarının eğitim ve lojistik ihtiyaçlarını da Suudi Arabistan ve BAE ile diğer Körfez ülkeleri üstlenecek.”
Bitti mi, yine bitmedi…
Ekim ayının 2. Haftasıydı; ABD, Dışişleri Bakanı Pompeo'nun Kaşıkçı olayını görüşmek üzere Riyad'a ayak bastığı saatlerde Suud Arabistan'dan YPG için 100 milyon dolar yardım aldı.
Bunlar ne anlama geliyor:
Resmen bizi sırtımızdan bıçaklıyorlar.
Ve bunu Allah’ın Müslümanlar için büyük bir lütfu olan petrol paralarıyla yapıyorlar.
Hep derim:
Allah'ın müslümanlara çok büyük bir lütfu olan petrolden elde ettikleri geliri, sadece ve sadece koltuklarını korumak için harcayan;
Bu uğurda ABD, İsrail, Rusya ve Avrupa ülkeleri ile çok kolay ittifak içine girip, Müslüman kardeşlerini sırtlarından hançerleyebilen bu Körfez kralları, prensleri ve veliahtlarının yatacak yeri yok.
Bugüne kadar Ortadoğu'daki, Körfez'deki yer altı zenginliği müslümanların yararına kullanılmış olsaydı, İslam
Dünyası bugün içinde bulunduğu açlık, sefalet, hor görülme, adam yerine konmama gibi olumsuz özelliklerin önemli bir kısmını taşımıyor olacaktı.
Bu Körfez Prensleri öyle bir vebal içindeler ki, aslolan ahirette bunun hesabını nasıl verecekler?
Demek ki bunun muhasebesini hiç yapmıyorlar; böyle bir dertleri hiç yok.
Yazık. Hem de çok yazık…
Diğer taraftan sözde “şeriat” ile yönetmektedirler ülkelerini.
Şeriat öldürmek değil, katili cezalandırmaktır…
Şeriat haksızlık yapmak değil, haksızlığın önüne geçmektir…
Şeriat Müslüman kardeşini sırtından vurmak değil, kafire karşı durmaktır…
Şeriat, ezmek, bölmek, ötelemek değil, Müslüman olana sahip çıkmaktır, hain etmemek demektir…
Şeriat Allah’ın nimetlerini, İslam karşıtlarına, Müslüman düşmanlarına peşkeş çekmek değil, bunları mazlum, yetim, öksüz dünya Müslümanlarının istifadesine sunmaktır…
Sonuç itibariyle, sözde “İslam ülkesi” olan Suudi Arabistan gibi ülkelerde çöreklenmiş hanedanlık yönetimlerinin bölgemiz ve uluslararası arenada sergilediği politika,
Müslümanlar üzerinde, İslam ülkeleri üzerinde hain emelleri olan sömürgeci emperyalistlerin değirmenini su taşımaktan başka bir şey değildir.
Yazıklar olsun…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.