Ferit Atmaca

Ferit Atmaca

Turist gerçeği: Üç dolara yiyip içip... 

Turist gerçeği: Üç dolara yiyip içip... 

Turist turist deyip duruyor, sayıları şu kadar arttı bu kadar attı diye ballandırıp duruyoruz... Özellikle Ege ve Akdeniz’de otellerin dolup taştığını, yer bulmakta zorlanıldığını söylüyoruz. 

Buraya kadar hepsi süper!

Peki bunun, Türkiye’ye katkısı tam olarak nedir ne değildir?

Doğal güzelliklerimize, insanımıza, değerlerimize faydası nedir, zararı var mıdır?

Ülke kaynaklarının tüketimi, çevre ve maliyetler ne durumdadır? 

Ülkemizde yabancı turistler konusunda bu hususlar hiçbir zaman sorgulanmaz, olaya hep “ne kadar çok turist o kadar çok döviz” diye bakılır malum. 

Meğer, bu sloganın altı da o kadar dolu değilmiş, iyi mi?

Resmi verilere göre, sayı büyüyor ancak gelir düşüyormuş. 

Şöyle ki: 

Bugün ülkemizde yabancı turist sayısı artmaya devam ediyor. Sadece Ocak-Ekim döneminde yaklaşık 41 milyon yabancı turisti ağırladık mesela.

Toplam turist sayısı 2018’de 39 milyon, 2017’de ise 30 milyondu. 

Bu artışla 2020’de 50 milyonu buluruz… Sadece Antalya’ya 14 milyon turist gelmesi bekleniyor. 

Peki bunca turistten elde edilen gelir ne durumda?

Beni toplam gelirden ziyade, kişi başı harcama miktarı ilgilendiriyor.

Onda da durum şöyle: 

Turist sayısı artarken, kişi başı harcama ortalaması düşüyor. 

Bugün kişi başı harcamalar 650 dolara bile ulaşmıyor. 

Sayı büyüyor ancak gelir düşüyor yani.

Anlayacağınız, Türkiye’ye genelde Rusya’nın, Ukrayna’nın, Almanya’nın, İngiltere’nin gelir seviyesi en alt kesiminden kişiler tatile geliyor. 

Önceki gün bir araya geldiğimiz Antalya’dan bir turizmci arkadaş da teyit etti bu verileri.

Side’de turistlere yönelik günü birlik tur ve geziler düzenleyen firması olan arkadaş şunları anlattı:

“Geziye çıkardığımız turist sayısı bir öncesi sezona göre artarken, ciroda durum öyle olmuyor. Önceki sezon ciromuzu yakalarsak iyi yani. Örneğin kişi başı 40 Euro’ya düzenlediğim gezide yıldan yıla indirime gitmek zorunda kalıyoruz. Öyle cazgırlık yapıyorlar ki… Yanyana olan firmaları gezip ‘o 20 Euro’ya götürüyor, sen 15 Euro’ya götürürsen senle gidelim’ teklifleri ile 1-2 Euro’nun hesabını yapıyorlar. Turist kalitesi, gelir seviyesi maalesef sürekli düşüşte. Ülkesinde karnını doyurmakta zorlanan turist, Türkiye’de 500-600 Euro’ya günlerce krallar gibi tatil yapıyor; yiyor içiyor, geziyor…”

***
Bu veriler gösteriyor ki, Türkiye için maalesef “ucuz ülke” imajı oluşmaya başlamış durumda. 

Sektör temsilcilerini kara kara düşündürüyor bu imaj. 

Turizmciler "Ekim itibariyle 41 milyon yabancı Türkiye'ye geldi ama gelir aynı. Az olsun, öz olsun" diyerek turizmde turist sayısını artırıcı değil, geliri yükseltici tedbirler alınmasını bekliyor.

Ülkemize nitelikli ve zengin turist gelmesini arzuladıklarını belirten sektör temsilcileri, “Ülke kaynaklarının tüketimi, çevre ve maliyetler açısından Türkiye’ye daha nitelikli ve zengin turistin gelmesinden yana olduklarını dolayısıyla turist sayısının pek önemli olmadığını” kaydediyorlar:

“Mesela 30 milyon turist gelsin ancak kişi başı da 2 bin dolar para bıraksın. Turist sayısı ne kadar artarsa o kadar maliyet yükseliyor. Çevre ve her türlü kaynağın tüketilmesi adına da fazla turist sorun olarak ortaya çıkıyor. Gelen turist masrafının ötesinde bir geliri bırakmalı ki sektör zenginleşsin ve daha iyi hizmet etsin.”

Türkiye’nin bölgesinde orta ve alt gelir turisti ağırladığını, aslında ülkenin tarihi ve turistik zenginlik açısından dünyanın birçok ülkesinden daha ileride olduğunu belirten turizm temsilcileri, turizm gelirinin artması için ülkenin dünyaya verdiği imajın çok önemli olduğunu söylüyor.
***
Rusya, Ukrayna, Almanya gibi ülkelerin karınlarını doyurmakta güçlük çeken vatandaşları, 500-600 Euro/Dolar biriktirdi mi soluğu ülkemizin en güzel tatil beldelerinde, otellerinde alıyor. 

500-600 Euro/Dolar o ülkelerde para mı? 

Asgari ücretlerinin üçte, dörtte biri kadar ancak. 

En alt gelir seviyesindeki; hatta işi olmayıp devletinin verdiği işsizlik parası ile geçimini sağlayan örneğin bir Alman’ın bile üç-beş ayda biriktirebileceği bir miktar bu. 

Nitekim öyle yapıyorlar… 

Bir miktar dolar biriktirip, ülkelerinde çıkamadıkları tatile Türkiye’mizde çıkıyorlar. 

Nerden nasıl geldikleri böyle iken, 500-600 Euro/Dolar’a her alanda sınırsız tüketim imkanı buldukları ülkemizde esnafımıza, insanımıza tepeden bakışla bir de caka satıyorlar. 

Bilmem anlaşıldı mı mesele?

Güzel ülkemizde “turizm gerçeği”yle biran önce yüzleşilmesini temenni ediyorum. 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR