TRT; ülkemizin en prestijli, dünyanın en büyük yayın kuruluşlarından biri. Türkiye’nin kamu yayıncılığı yapmakla görevlendirilen tek yayın kuruluşu olan TRT, Genel Müdür Şenol GÖKA yönetiminde ciddi başarılara imza atıyor. Eskiden yalnızca belirli bir kitleye hitap eden TRT’nin artık yediden yetmişe hemen herkes tarafından ilgiyle ve heyecanla izlenen televizyon kanalları var.

TRT’ye çağ atlatan diziler, belgesel ve haber programları, özel televizyon kanallarının muadil programlarını elimizin tersiyle ittirecek kadar güçlü. Büyük bir sorumluluk bilinciyle hazırlanan, izlenme oranlarını alt üst ederek reyting listelerinin zirvelerine yerleşen TRT program ve dizileri, TRT’nin ödevini yaptığının bir göstergesidir. TRT yayınlarının eskisinden çok daha kaliteli olduğu nesnel bir yaklaşımla inkâr edilemez. Elbette yayınlardan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı İbrahim EREN’in bu başarıdaki rolü de görmezden gelinemez. TRT program ve dizilerinin kalitesinin artırılarak devamlılığının sağlanması en büyük arzumuzdur. Zira özel televizyon kanallarının tarihimizi çarpıtarak anlatan, aile kavramını yerle bir eden dizileri, ahlak ve edep yoksunu magazin programları, dil ve anlatım ile haber etiğini çoğu zaman hiçe sayan haber programlarının insanımızı ne hâle getirdiği ortadadır. Bu durum,  söz konusu kanalların panzehiri olarak gördüğüm TRT’nin misyonunu daha da manidar kılıyor.

TRT gibi bir kurumu yönetmenin, birçok bakanlığı yönetmekten daha zor olduğunu bilenler bilir. Hele ki paralel yapının en çok çöreklendiği, ehil olmayan birçok kişinin illegal yollarla kritik görevlere geldiği bu kurumu, paralel parazitlerden arındırmanın süreç açısından çok elzem olduğu bir dönemde, hem bu aciliyet arz eden vazifeyi yapmak hem de bu kadar kaliteli programlar çıkarmak hiç şüphesiz başta Sayın GÖKA olmak üzere ekibinin başarısı.

TRT’de son dönemde iyi şeyler olduğunu köşesinde yazan gazeteci ağabeylerimiz oldu. Hepsinin tespitlerini okudum. Bunların dillendirilmesine ayrıca çok sevindim. TRT, birçok kişi tarafından pek çok farklı saikle olumsuz eleştiri yağmuruna tutulur. Ancak yapılan iyi işler çoğu zaman görülmez ve takdir edilmez. Evet efendim, TRT’de iyi şeyler oluyor, hem de çok iyi şeyler. Şahsi menfaatlerini önceleyen, ahlaksızlığı ve yolsuzluğu şiar edinen kibir abidesi insanlar azlediliyor mesela. TRT’de her istediğinin olacağını zannedenlerin bu gidişini malum odakların gazetelerinin ve haber sitelerinin “TRT’de Deprem” olarak adlandırmaları, depremin nerede olduğunu ve kime zarar verdiğini açıkça gösteriyor. TRT’de deprem yok bilakis imar ve “Yeni Türkiye” hayali kuran “Yenilikçi Hareket” var.

Geçtiğimiz günlerde TRT’de bahsini ettiğimiz iyi şeylere bir yenisi daha eklendi. Daha önce TRT Haber ve Spor Yayınları Daire Başkan Yardımcısı iken TRT Bürüksel Temsilcisi olan İbrahim EROĞLU, TRT Haber ve Spor Yayınları Dairesi Başkanlığı görevine atandı. Yardımcılığına da daha önce TRT Parlamento Haberleri Müdürlüğü, Yayın Denetleme ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı görevlerini ifa eden Kudret DOĞANDEMİR getirildi. Mesai arkadaşları tarafından çok sevilen ve işin mutfağından gelen bu isimlerin böyle kritik görevlere getirilmesi TRT camiasında sevinçle karşılandı. Hem akademik yönden hem de mesleki tecrübe yönünden liyakat sahibi, güçlü kişilik özelliklerine sahip bu türden gönül insanlarına bu görevlerin teslim edilmesinin TRT’ye çok şey kazandıracağına inanıyorum. Kendilerine yeni görevlerinde başarılar diliyor, Başbakan Yardımcısı Numan KURTULMUŞ’a ve TRT Genel Müdürü Şenol GÖKA’ya da bu isabetli atamalar için teşekkür ediyorum.