Şule Erciyas

Şule Erciyas

Tövbe Etmek, Günahlardan Arınmak

Tövbe Etmek, Günahlardan Arınmak

Sözlükte "dönmek ve vazgeçmek" anlamına gelen ve daha çok Allah’a dönme ve yönelmeyi ifade eden "tövbe"; “günah ve hataların verdiği iç sancısı ve kötü huyları iyi huylarla değiştirmedir.” Din ıstılahında "tövbe"; insanın işlediği günahını anlayıp, onu bırakması ve Allah’a dönüp O'ndan, yaptığı kötülüğü ve işlediği günahı affedip bağışlamasını dilemesi, pişman olduğunu da belirterek yalnız O'na yalvarması demektir.

"Tövbe"; kişinin şirk, küfür ve nifaktan imana, isyandan itaate, günahtan sevaba, yanlıştan doğruya yönelmesidir. Bu itibarla tövbe, imanın ilk makamı, hak yolculuğunun başlangıcı ve Allah'a ulaşma kapısının anahtarıdır. Tövbe, sırf günah olduğu için pişmanlık duyularak o günahtan vazgeçmektir. Günah işlemiş olmaktan dolayı vicdanında oluşan tepkiden dolayı değil de bedenine, malına veya şerefine zarar verme gibi bir endişeden veya umduğu bir dünya menfaatini elde etmek arzusundan dolayı kötülükten vazgeçmek tövbe değildir. Asıl tövbe, menfaatini görse dahi yaptığı günahın çirkinliğini hissedip ondan vazgeçmektir.

Bir sahabenin, sorusu üzerine Yaratıkların en mükemmeli olan insana yüce Allah, çeşitli özellikler ve farklı güzellikler vermiştir. İnsan iyi ve kötü, hayır ve şer, sevap ve günah olan şeyleri yapabilecek yetenekte yaratılmıştır. Günahsız olarak doğan insan, ergenlik çağından sonra nefsine ve şeytana uyarak günah işleyebilir. Bu itibarla Allah'ın koruması altında bulunan Peygamberler hariç bütün insanların az çok günahı vardır. Peygamberimizin (a.s.) “Âdemoğullarının hepsi günahkârdır” 2 hadisi bu gerçeği ifade etmektedir.

Günah işleyebilen bir varlık olması nedeniyle Yüce Allah günahtan kurtuluş yolu olarak "tövbe kapısını" insanlara açmıştır. Her insanın tövbeye ihtiyacı vardır. Önemli olan hiç günah işlememek değil günahta ısrar etmemektir. Peygamberimizin "Günahkârların en hayırlısı tövbe edenlerdir " 3 hadisi buna işaret etmektedir. Müslüman’ın günahlarına tövbe etmesi dini bir görevdir. Bu görev ömür boyunca devam eder. Beşer olarak günah işlemekten tamamen kendimizi koruyamayız. Ancak hatalarımız ve işlediğimiz günahlar bizi huzursuz eder, bir çıkış yolu ararız. İşte böyle bir durumda Yüce Rabbimiz bize aradığımız o çıkış yolunu göstermiş, bize mutluluk verecek, günahların affına vesile olacak tövbe kapısını ardına kadar açmıştır, yeter ki insan tövbe etsin, Allah'a yönelebilsin. Kur'ânı Kerim’de pek çok ayette yüce Allah ve birçok hadis-i şerifte Peygamberimiz (a.s.) tövbe etmeyi emretmektedir: “Ey müminler! Hepiniz Allah’a tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz” (Nur, 24/31). "Vallahi ben günde yetmiş defadan fazla Allah'tan beni bağışlamasını diliyor, tövbe ediyorum."10 Anlamındaki ayet ve hadisler, işlediğimiz günaha mutlaka tövbe etmemiz gerektiğini ifade etmektedir.

Tövbe etmek, hem Allah ve Peygambere itaattir hem de günahlardan kurtuluştur. Tövbe etmeyen insan kendisine zulmetmiş olur. İnsanlar, sevap ve günah işleyebilecek özellikte yaratılmışlardır. Peygamberler hariç her insanın az çok günahı vardır. Yüce Allah da insanın hiç günah işlememesini değil, günahta ısrar etmemesini, işlediği günahına tövbe etmesini istemektedir. Bu itibarla insan işlediği günahına tövbe etmelidir. İnsanın tövbe etmede acele etmesi gerekir. Çünkü ölümün insana ne zaman geleceği belli olmaz.

Ölüm gelip çatmadan önce şartlarına uygun tövbe edildiği takdirde Allah kulunun tövbesini kabul eder. Çünkü Allah tevvâb yani tövbeleri çok kabul edendir. Allah kulunun tövbe etmesine sevinir. Mümin günahına şartlarına uygun tövbe edebildiği ve günahı bağışlandığı zaman hiç günah işlememiş gibi olur. Tövbe eden mümin, Allah ve peygambere itaat etmiş hem günahından kurtulmuş hem de sevap kazanmış olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR