Tarım bizim vazgeçilmezimizdir, binlerce yıldır da bu böyle olmuştur. 

İnsanların yaşamlarını sürdürmesi ve ülke ekonomisi için tarım mutlaka güçlenerek var olmalıdır. 

İçerisinde bulunduğumuz zor günlerde stratejik bir öneme sahip olan tarıma daha fazla önem vermemiz gerekmektir. 
İnsanoğlu telefonsuz yaşar ama; gıda olmadan yaşayamaz. 

Onun için tarıma daha çok destek vermek, çiftçiyi el üstünde tutarak desteklemek, tarım alanında yeni gelişmeler yapmak elzemdir. 

Tarımda yerlilik ve milliliğin önemi de iyice artmaktadır. Kendi kendimize yetebilmemiz, tarımda ihracat oranlarımızı arttırabilmemiz önemlidir.  

Tarımda çok iyi konuma gelebilmek için toprağımıza, çiftçimize daha çok sahip çıkmamız gerekmektedir. Eğitimli çiftçilerin artmasıyla da tarımda istenilen seviyelere ulaşmak mümkündür. 

Maliyetlerin artmasıyla birlikte tarım konusunda bazı sıkıntıların yaşandığını görüyoruz. Çiftçi, toprağa girecek ama girdilerin katlanmasından dertli. 

İnanıyorum ki hükümetimiz bu konuda büyük desteklere imza atacak ve çiftçimizi rahatlatacaktır. 

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar da bu konuda önemli bir çağrı yaptı. Tarımda milli seferberlik ilan edilmesi ve elimizde ne var ne yoksa bitkisel ve hayvansal üretim için kullanılması çağrısı yapan TZOB Bayraktar “Bu ülkede ekilmedik bir karış arazi bırakmamalıyız. Türk tarımı kullanamadığı potansiyeline erişmek zorundadır. Üretebildiğimiz kadar güçlü olduğumuzu unutmayalım” dedi.  

Evet üretebildiğimiz kadar güçlüyüz, bunun bilincinde olarak çalışmaya gayret göstermeliyiz.