Tarımda kimyasal ilaçların insan sağlığına etkisi
Çiftçilik ne kadar geleceğimizin mesleği olarak görülse de geleceği yok etme konusunda da etkileri olan bir meslek. Neden yok etmeye etkisi var?
Bitkileri, sebzeleri ve meyveleri toprağa ekilen her ne varsa doğallığını yitirmeden halka sunmak da çiftçilik, daha toprağa ekmeden üzerinde hormon benzeri ilaçlarla karıştırılıp toprağa ekilen ve toprağa kimyasal ilaç yükleyip en kısa zamanda daha fazla verim almayı amaçlayan da çiftçilik mesleğine ait. Her mesleğin olumlu ya da olumsuz yanları olduğu gibi bunda da var. Ama işin ucunda insan sağlığı olduğu için bunu dışardan seyredip göz ardı etmek pek mümkün kalmamalı.
İnsan sağlığını riske atan ilaçları toprağa, ürüne veren kişi insan sağlığını hiçe saymış demektir. Oysa organik tarım gibi tarımın en doğal hali varken neden işe şeytanlık katar insan! Tarımda makineleşmeyle birlikte ürünlerde çeşitlilik arttı.
Çeşitlenen ürünler sağlıklı veya sağlıksız(!) sofralarımıza girdi. Eskiden bulunması zor olan sebze ve meyveler artık her evde bulunmakta. Bu ülkemiz açısından yadsınamaz bir konfor. Ama keşke tarımda kullanılan kimyasallar bizleri yediğimiz sebze ve meyveler karşısında gözü kapalı güvenilir kılsa. Tabi hepsini kapsamak yanlışlık olur.
İşini her konuda ehliyle yapanlar olduğu gibi tarımda da ehil iş yapan çiftçilerimiz mevcut. Tarımda kullanılan hormon benzeri ilaçlar insan sağlığını nasıl tehdit ettiği konusunda defalarca yayınlar yapılmıştır. Ama hala kullanılmasının nedeni bilinmez insanımıza kolay yoldan para kazanma felsefesini aşılayıp işini en hızlı yönde halletme yoluna gitmekteler.
Unutulan veya göz ardı edilen tek şey ise tarımda kullanılan kimyasal içerikli ilaçların çoğalmasıyla insanlarda çıkan ve hızlıca yayılan hastalık faktörü. Bu azımsanacak bir faktör değil tatbiki de. Toprağın zehirlenmesi bir yana insanları da zehirlediğimizin farkına varmalıyız. Toprak kimyasal ilaçları yedikçe ekilen ürünleri çiftçiye vermekte zorlanır.
İstediği ürünü alamayan çiftçi nedenini araştırmadan başka bir ilaca yüklenir ve yine toprağa verir. Bu döngü insan sağlığını da içine alarak kısır bir döngüye dönüşür. Toprağını korumayı bilen, ürünlerine kimyasal katmayan, doğallığı kendine prensip sayan, sağlığını önemseyen bir millet gerçekte gelişmiş bir millettir.
Sınırlarını genişleten, ekonomisi iyileşen ya da siyasal başarılar kazanan bir millet gelişir ama halkının sağlığını kenara atabiliyorsa gerçek bir gelişme olamaz. Bu yüzden her şey toprakta başlıyor. Sen toprağa kaliteli tohumlar ekersen geleceğinde kaliteli tohumlar alırsın. Bu yüzden tarımda kimyasal ilaç kullanımına dikkat etmeli, insan sağlığını tehdit eden hiçbir ilacı kullanmamalıyız.
Saygılarımla…