Söz Bitti Kadın Cinayeti Bitmedi!
Yine bir kadın. Yine bir cinayet...
Ne zaman son bulacak kimse bilmiyor. Ne zaman sesimiz duyulacak onu da kimse bilmiyor. Duyulması gerekenler yerine duyulmamayı tercih eden de bir insan. Cinayete sebep arayanda, yapılan itirazlara sessiz kalan da. Halimiz gittikçe ciddileşiyor. Bunlar komik ya da basit şeyler değil. Bir insanın canının bu denli elinden alınması susulup, göz yumulası şey değil. Çünkü bugün katledilen kadınlarımıza karşı susarsak yarın bizlerin başına gelirse kimse konuşmaz. Kimse haktan, cezadan bahsetmez. O beyni artık çalışmayan, insanlıktan aciz varlıklar katletmeye devam eder. Onlar hakkında yazılacak, söylenilecek o kadar söz var ki! Sayelerinde Ne vicdan kaldı ne de duygu.
Çevresindeki erkeklere de örnek oldular ve iş çığırından çıktı. Her gün en az 3-4 kadın cinayeti duymak bu ülkenin haber bültenlerinde yer almamalı. Türkiye her davranışıyla, insanlığıyla örnek olurken ne oldu da bu insanlar zıvanadan çıktı?
Kadınlar ölmek, katledilmek, boğazı kesilip yakılmak, parçalayıp ormanlara atılmak için Dünya'da gelmedi. Siz kendinize katil damgasını yedirmeyi hak ediyorsunuz ama bir kadın cinayeti değil!
Unutma seni doğuran, büyüyüp besleyen de bir kadın. Artık yetsin daha fazla ahlar etmeyelim. Daha fazla canlar gitmesin. Arkada teselli edilen aileler kalmasın.
Şiddet en çok adını kadın cinayetlerinde gösteriyor. O kadar sayıları çok ki şiddete maruz kalan kadın ne sesleri duyuldu, ne de çığlıkları. Sadece öldükleri haberleri duyuldu. Aslında bir erkeğin ilk şiddete başvurduğu zaman önlem alınmalı. Çünkü ilk olan son olmuyor ne yazık ki. O anda tedbir almalı yoksa çok geç olur.
Halk arasında bir araştırma yapılsa sonuç, erkeklerin şiddete başvurması özgüven eksikliğinin ağır basmasından kaynaklandığı bariz ortaya çıkar. Özgüvensizliklerinin sonucunu da kadına el kaldırarak, onun canını acıtarak ve katlederek çıkarıyorlar. Bu denli hasta beyinler toplanıp özgüvenlerini tatmin etmeleri yerine hapislerde en ağır şekilde yargılanmalılar. Üç beş gün gözaltında kalıp sonra serbest bırakılmaları daha kötü senaryoları beraberinde getirmekte.
Artık ne cümle kaldı teselli edecek ne de acıyı kabullenecek. Ben de bir kadın olarak bu vahşet senaryoların son bulmasını, yaşanılır bir Dünya olmasını istiyorum. Allah'ın verdiği canı almak kimsenin haddi değil. En basiti geliyor size can almak, çeşitli planlar yapıp katletmek, hoşunuza gidiyor bunlarla anılmak. Bizlerin de hoşuna gidecek tek şey sizin hapse girerek en ağırından ceza çekmeniz. Kadını güçsüz görenler ve o doğrultuda kendini cesaretlendirenler aynaya bakın ve kim aciz kim güçsüz göreceksiniz. Güçsüzlüğü o şekilde ölçemezsiniz. Kadına bu şekilde düşünen bir birey baştan kaybetmiş demektir. Sadece kadına değil her canlıya karşı bu geçerli. Yaşamak için dünyaya gelen varlıkları bu haklarından mahrum etmek sizin gibilerin haddi değil! Buna erkeklik diyen ruh hastaları erkekliğiniz bu kadar acizse, gücünü kadında deniyorsa evet bu erkeklik. Bakılırsa kadının gücü, sabrı, merhameti, insanlığı sizleri cebinden çıkarmaya yeter. Acizliğinize bir son verin ve artık insan olun!
Çocuklarımıza iyi bir nesil sunmak istiyorsak sessiz kalmamalı, hakkımızı aramalıyız. Çünkü sessiz kalmak işe ortak olmaktır. O hasta beyinlere hak tanımaktır. Ummak ile olsa keşke ama yine de gelecek nesil çok daha iyi olacağını, çok daha duyarlı bireyler olacağını biliyor ve umuyorum.