SOSYAL SORUMLULUK
Ankara sanayi devleri namı diğer ASD. Son yıllarda; başlamasını, bir organizasyon biter bitmez diğerini ,sabırsızlıkla beklediğim proje ASD. 7 başladı.
İlkbahar turnuvasını Kahramanmaraş Elbistan’a destek olarak yaptık.
Sonbaharı ,Gaziantep Nizip olarak başlattık.
Henüz Elbistan’ın tadını, güzelliklerinini unutmadan Nizib’e yolculuk başladı.
Ne mutlu bana, bu yüreği güzel insanlarla bir araya gelmişim, kim vesile oldu ise ALLAH razı olsun.
Nizip ilçe Milli Eğitim Müdürlüğüyle ilk görüşmelerim esnasında, malum olaylardan dolayı endişeliydi, fakat ASD’yi Elbistan’daki dostlarımızla paylaşmış sağ olsun.
Elbistan İlçe Milli Eğitim Müdürü Kürşat Bey, Adnan Hocam sürekli takipte olduğum koca yürekli abim Bekir Yılmaz.
Sosyal sorumluluk a beraber, milletimin en büyük sıkıntısı okumak , onunla ilgili koca yürekli abimin Elbistan’ın sesi gazetesindeki yazısını onun izniyle paylaşmak istedim.
“Yaratan Rabbinin Adıyla oku””(Alak 96/1)
Dinimiz İslam’ın ilk emri ve kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’in ilk ayetinde de anlaşılacağı üzere dinimiz İslam; okumaya, öğrenmeye, öğretmeye, araştırmaya, incelemeye büyük önem vermiştir.
Bizim yapmamız gereken de ,ileriyi görmek için, bilgi sahibi olmak için, anlamak için, okumak lazım.
”Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz” sözünden hareketle; Farabi’yi, ibn-i Sina’yı, Piri Reis’i, Mevlana’yı, Yunus Emre’yi, Şeyh Edebali’yi, Hoca Ahmet Yesevi’yi, Hacı Bektaş-ı Veli’yi,Pir Sultan Abdal’ı,Hacı Bayram-ı Veli’yi, Evliya Çelebi’yi, Reşat Nuri Güntekin’i ,İnce Memed’in yazarı Yaşar Kemal’i ,Orhan Veli’yi, Mustafa Kemal Atatürk’ü, Tolstoy’u, Dostoyevski’yi, Victor Hugo’yu, William Shakespeare’i okumak lazım.
Bırakın okumayı duymak yetiyor bize, görmeye bile gerek, duymuyoruz. Kulaklarımız beynimizi yönetiyor.
Ufkumuzu açmak, önümüzü görmek için okumak gerek .
Tarihi tozlu raflar ve tozlu sayfalar olmaktan çıkarmak için okumak Lazım. Öğrenmemiz, bilmemiz, bildiklerimizi de anlatmamız lazım.
Okumak çağımızın en büyük eksiği maalesef, peki bu kadar önemli olan okumayı neden ihmal ederiz.?
Cevabı çok basit;
Türkiye’de bin 130 halk kütüphanesi varken(çocuk kütüphaneleri de bu sayıya dahil).Kahvehane sayımız 570 bin civarında, yani her 69 bin 900 kişiye 1 kütüphane,128 kişiye de 1 kahvehane düşerse elbette okuma ihmal edilir.
Hal böyle olunca da kitap okuma konusunda “üçüncü dünya ülkeleri” dediğimiz çoğu Afrika ülke’lerinin bile gerisinde kalmış oluyoruz.
Başka bir örnek verecek olursak; Japonya da toplumun % 14’ü,Amerika’da % 12’si,İngilter’de ve Fransa’da % 21’i düzenli kitap okurken Türkiye’de yalnız 10.000 kişide 1 kişi düzenli kitap okuyor.
Bu örneklerden de anlaşacağı üzere okumayı neden ihmal ettiğimiz açık ve net olarak belli oluyor değil mi?
Çünkü bir millet ancak eğitimle, öğretimle, bilgiyle kalkınır, ve öğrenme de önce ailede sonra okulda başlar.
Bir ülkenin eğitimcileri, aydınları ne kadar çok olursa o ülke o kadar çok kalkınır.
Okuyup ta ne olacağız demeyelim. okumanın ,öğrenmenin yaşı yok.
Sağlıcakla kalın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.