Şiddetsizlikle, barış dolu bir dünya kurmak mümkün.
“Şiddet, kitle iletişim araçları ve sosyal medya aracılığıyla günlük yaşamımızı giderek daha fazla biçimleyen temel dinamiklerden biri haline geldi. Şiddetsiz biçimde çözülen çatışkılar ya da çözüm süreçlerinde kullanılan şiddetsiz yöntemler kitle iletişim araçlarında hiçbir biçimde yer almazken, herhangi bir eylemde molotof kokteyli kullanılması günün ilk haberi olarak duyurulabiliyor ve insanların devamında eylemin tüm karakterini bu veri üzerinden kurgulamaya başladıklarına tanık olabiliyoruz.
Şiddetin başrolde olduğu zamanları yaşıyoruz. Şiddet; okulda, evde, sokakta, işyerinde, ekranlarda, sosyal-medyada kısaca her yerde… Şiddetin insanların adeta hücrelerine işlediğini gözlemlemek için, bir dolmuşa binmek, sokakta yürümek, konuşmalara kulak vermek bile yeterli olabiliyor. İnsanın doğası olumludan yanayken, şiddet bu doğayı adeta paramparça ediyor. Şiddeti merkezine alan insan en çok da kendine zarar veriyor.
Şiddeti sınırlamamak lazım, sokakta yürürken sigara içenin dumanı, çitlediğimiz çekirdekleri yere atmak, çöpleri olduğumuz yere bırakmak gibi… Diye uzatılabilir.
Günümüzde yaşanan çevre ülkelerdeki karışıklıklar, patlayan bombalar, 15 Temmuz olayları toplumu tedirgin etmeye başladı. insanlar birbirleriyle yüz yüze dahi bakamaz oldular. Bu durumun çözümü var mı? Tabi ki var. çevredeki insanlarla iletişime geçmek , duyarlı olmak ‘’bana dokunmayan yılan bin yaşasın’’ düşüncesinden vazgeçmektir şiddeti önlemek.
Öyle başkalarıyla değil kendimizle gerçekten yüzleşme zamanı belki de geldi de geçiyor. Özellikle de iletişim kurma biçimimizi. Yaşadığımız iletişim sorunlarını, öfke ve şiddete götüren düşünce kalıplarını anlamayı, anlaşmazlıkları barışçıl görüşmelere dönüştürebilmeyi, kendimizi tam ifade edebilmeyi, korku, utanç veya suçluluk duygusu yerine empatiyle ilişkilerimizde farkındalık kazanmayı öğrenmemiz gerekiyor.
Şiddetsiz toplum, her geçen gün şiddet artmaya başladı. Şiddeti sınırlamamak lazım her yöndeki şiddeti düşünmek lazım. Bu şiddete önümüze gelen her şeyi eklemek lazım…
Şiddetsiz Bir Medya Mümkün, projesi ile medya organlarında şiddeti yeniden üreten dil ve görsellere dair farkındalık yaratmak, medyada şiddetsizliği yaygınlaştırmak başlıca görevimiz olmalıdır.