SEVGİ
Sevmeği bildikten sonra mesafeler, acılar, yıllar, aylar asla sevdayı söndürmez ama sevmeği bilmedikten sonra yanı başında ki sevdiğini bile göremezsin
Sevgi ne boğazda, ne mum ışığında yemek yemek. Ne de pahalı bir pırlanta demek. Sevgi; bir lokmada iki mutlu insan demek! Kimi güzelim der sevdiğine, kimi özelim. Ama sevgi ne güzellik ister, ne de özellik. Sevgi, sadece yürek ister
Mevlana için sevgisiz insan, kanatsız bir kuş gibidir. Sevgi, insanı insan yapan, hırstan, kibirden, bencillikten kurtarabilen biricik ilaçtır.
Yaşamanın asıl amacının sevgiye ulaşmak olduğunu "Biz birleştirmek için geldik, ayırmak için değil". Diyen Mevlâna, bu yüce duyguya verdiği değeri dile getiriyor.
Sözlerinde sevgiyi, dostluğu ve kardeşliği gündeme getiren, alçak gönüllüğü, hoşgörülü olmayı, başkalarına yardım etmeyi, paylaşmayı, insanların dürüst olmaları gerektiğini, karşılıksız yardımı öğütlemiş. İnsanların dış görünümüne göre karar verilmemesini, iç dünyasının güzelliğinin fark edilmesini vurgulamış. İnsan kusurunu ortaya dökmek yerine, kendisinde saklaması gerektiğini söylemiştir. “Nice insanlar gördüm,üzerinde elbisesi yok. Nice elbiseler gördüm,içinde insan yok.” sözünden de anlaşıldığı gibi Şefkatli ve merhametli davranılması gerektiğini, imkan dahilinde elinden geldiğince yardım edilmesini, hiddet ve şiddete yer verilmemesini, insanın şiddet duygularını kontrol altına almasını, hoşgörülü olmasını tavsiye etmiştir.
Sevgi Ruhun Duruşudur. "Sen düşünceden ibaretsin. Geriye kalan et ve kemiksin. Gül düşünürsen gülistan olursun, Diken düşünürsen, dikenlik olursun." Ne düşünürseniz O’sunuz.Binlerce yıldır yeryüzünde süregelen şiddetin, acımasızlığın, sefilliğin, savaşların ve her birimizin kalabalıklar içinde yalnız olmamızın ve bu dünyada artık gidecek bir yer bulamamızın nedeni sevgiden ayrılmamızdır.
Birbirimizi, Eşimizi Dostumuzu sevmeyi unuttuk. Yaşamın gerçek özünü ve manasını unuttuk. "Sevgiden acılar tatlılaşır; sevgi yüzünden bakırlar, altın olur; sevgi yüzünden tortular durulur, arınır; sevgiden dertler şifa bulur; sevgi yüzünden padişah kul kesilir. Sevgi Ham iken pişmeyi ve yanmayı gerektirir.
İnsanlar arasında olması gereken dostlukların azalması, ona bağlı olarak da kin, öfke, haset ve düşmanlıkların artması çoğu kez sevgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Yanlış düşünce ve davranışlardan kaynaklanan pek çok kötülüğün bir sebebi de yine sevgi eksikliğidir. Halbuki sevgi olsa, öfkeler diner, düşmanlık duyguları biter, Sevgisizlik imkan bulamadan kaybolup gider.
Mevlana Hz. Dediği gibi “Ben ayırmak için değil birleştirmek için geldim“ “Beri gel, beri gel daha da beri gel ama sevgiyle gel“. İşte bu tüm insanları kucaklayan bir sevgi çağrısıdır.
Asıl sevgi ise ezeli ve ebedi olmayan yaradanı ve yaratandan ötürü yaratılanı sevmektir. Yani bir Müslüman’ın sevgisindeki amaç yaratanına (Allah’a) ulaşmaktır. Yaratılanı ise Allah için severek kulluğunu ispat etmektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.