Ramazan Bayramı neşe ve huzur iklimi
Allah resulü (sas): “Her toplumun bir bayramı vardır. Buda bizim bayramımızdır.” sözüyle bayramların nadide günler olduğunu vurgu yapmıştır. Ramazan Bayramı da Rabbimizin ikramı olarak birlikte kulluk sevincini yaşadığımız özel bir zaman dilimidir. Ramazan Bayramı’nda inananlar bir önceki ayı oruç, sadaka, itikaf, teravih gibi ibadetlerle geçirmenin huzurunu yaşarlar.
Allah’ın rahmetine ulaşma ümidinin neşesini yüreklerinde taşırlar. Ramazan Bayramı, insanlar arasında kaynaşmanın imkânı olarak büyük bir öneme sahiptir. Rahmet ikliminin toplumsal boyutta hissedilmesine de vesiledir. Bu bayram, toplumumuz ve kardeş coğrafyalarımızda bulunan her bir kesim için farklı anlamlar taşır. Ramazan Bayramının getirdiği neşe ve huzur iklimini millet ve ümmetçe yaşanılır kılabilmek için fakir, yaşlı, yetim ve kimsesizlerle ilgilenmeli, kardeşlerimize kol-kanat germeliyiz. İhtiyaçlarını giderecek adımlarla bayram sevincimize onları da ortak etmeliyiz.
Bayramlarda sevdiklerimizle hediyeleşerek de gönüllerini hoşnut edebiliriz. Hediye, yürekten duyulan bir sevginin nişanesidir. Bu yüzdendir ki azlığına çokluğuna bayram günleri hediye olarak tatlı, şeker ve çocuklara harçlıklar verilebilir. Asla hediyeler küçümsenmemelidir. Alçakgönüllülük, hilm ve tevazu gibi yüksek ahlaki vasıflara sahip olan Hz. Peygamber (sas), “Davet edene icabet edin ve hediyeyi reddetmeyin…” buyurmuştu. Kendisi hediyenin maddi değerinden ziyade, hediyeleşmenin önemli olduğuna işaret etmişti. Öyle ki Kutlu Nebi, Aişe validemizin iyi niyetle de olsa hediyeyi geri göndermesini doğru bulmamıştır. Bir gün Hz. Peygamber (sas) bir şey taşıyarak Hz. Aişe’nin yanından çıkan bir kadınla karşılaştı ve ona “Bu nedir?” diye sordu. Kadın, “Bunu Aişe’ye hediye ettim ama kabul etmedi.” Dedi. Hz. Peygamber, Aişe’nin yanına girince ona, “O kadının hediyesini kabul etseydin ya!” dedi. Aişe, “Ya Resulallah, o muhtaç birisi ve getirdiği hediyeye benden daha çok ihtiyacı var.” diye cevap verdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, “Peki hediyesini kabul edip ona daha iyi bir şey veremez miydin?
Bayramlar gönüllerin fetih edildiği, küslerin barıştığı, sevgi ve özlemin giderilmesi için Rabbimizin bize vermiş olduğu en güzel zaman dilimidir. Bu zamanı en güzel şekilde geçirmeye çalışalım aile bağlarımızı güçlendirelim. Sevgi ve saygı göstererek insanlara örnek olalım. Kırılan kalpleri onaralım. Barışmak için karşı taraftan bir adım beklemeden haklı bile olsak o adımı biz atalım. Bayram ziyaretlerimizi en güzel şekilde yapalım. Tüm Müslümanların Ramazan Bayramı’nı en içten dileklerimle kutlar, daha nice bayramlara erişmek ve bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle hoşça kalın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.