İsmet TAŞ

İsmet TAŞ

Pisliklerinizi Asla Kapatamayacaksınız!

Pisliklerinizi Asla Kapatamayacaksınız!

Özellikle son yıllarda İslam’a karşı yapılan saldırılar çoğalarak artmakta, hatta daha da ileri giderek, Fransız İslam’ı, Alman İslam’ı, Avusturya İslam’ı gibi İslam anlayışları oluşturulmakta, İslam ile uzaktan yakından hiçbir alakası olmayan hatta başka dinlere mensup İslam düşmanları tarafından, “İslam’da reform”, “Kur’anın yeniden düzenlenmesi” veya benzeri konularda,  başta Macron olmak üzere Avrupa ülkelerinden sürekli olarak “Çırtlak” sesler yükselmekte.

Bu anlayışa göre çalışmalar yapılmakta,  gerek bulundukları ülkelerdeki vatandaşlarımızın gerekse ülkemizdeki özellikle gençlerimizin kafalarını karıştırmak, bulandırmak, İslam’dan uzaklaştırmak için ellerinden geleni değil gelmeyeni de yapmaktadırlar. Bunun içinde her türlü yolu meşru görüyorlar.
Buraya kadar sanıyorum herkes hem fikir. Çünkü artık çirkin, iğrenç, alçakça niyetlerini saklamıyorlar veya saklama gereği bile duymuyorlar. Alenen açık bir şekilde her türlü saldırıyı yapıyorlar. 

Peki neden?
Bize göre birincisi, tarihsel Hilal-Haç, Hak ve Batıl’ın kavgası. Bu kavga asla hiçbir zaman bitmeyecek. Bunun için de her türlü tezgâhı mubah görüyorlar. Tarihin hiçbir döneminde galip gelemediler, yine galip gelemeyecekler. 
İslam’a yönelik bu amansız saldırıların ikinci nedeni, kendi rezilliklerini, kepazeliklerini, pisliklerini, alçaklıklarını, şerefsizliklerini örtmek için!

Zaman zaman araştırmalarımızda, incelemelerimizde, kiliselerde, manastırlarda, rahibeler ve rahipler tarafından ne tür pisliklerin döndüğünü okuduk, yazdık, çizdik. Tuhaf olan ise, sözde bir Müslüman veya sözde bir din görevlisi tarafından yapılan asla kabul ve tasvip edemeyeceğimiz, en ağır tepkiyi gösterdiğimiz, idamlarını istediğimiz,  tacizler neticesinde, o şerefsizlerin şahsında İslam’a günlerce, her fırsatta top yekûn saldırılırken, rahiplerin,  rahibelerin,  Hıristiyan din adamlarının yaptıkları sadece sıradan bir haber olarak verilip geçilmekte veya hiç verilmemekte.
Kısaca anlatalım ve merak ediyorum anlatacaklarımızı acaba kaç kişi duydu. Basın, medya dediğimiz haber kaynakları ne kadar bahsetti. 

Örneğin, 
-Doktrinleri gereğince kadınlarla birlikte olmaları yasak olan papaların gayrimeşru aşkları ve ilişkileri ne kadar biliniyor?
-Joe Anglicus adıyla bilinen, aslında kadın olan, sonraları erkek kılığına girerek papalık makamına kadar yükselen ve iki yıl sekiz ay papalık yapan Papa 8. Joan, hizmetçisi ile girdiği cinsel ilişkiden hamile kalma sonrasında kadın olduğu anlaşılan Kadın Papayı biliyor muyuz?
-Katolik yardım kuruluşu Mission’un yöneticisi papaz Pfarrer Dirk Bingener, “kiliselerde yaşanan cinsel taciz vakalarıyla ilgili yaptığımız araştırmaya göre, Afrika, Asya ve Okyanusya kıtalarındaki kiliselerde çok sayıda rahibenin, rahiplerin cinsel tacizine maruz kaldılar” söylemini duyduk mu?
-Papa Franciscus, rahipler tarafından yapılan çocuk taciz ve istismarlarının papalık sırrı olmaktan çıkarıldığını ve binlerce davanın devam ettiğini itiraf etmesi ne kadar haber yapıldı?
-Dünya genelinde 190 piskopos ve prelates, kiliselerde rahiplerin çocuklara, rahibelere ve yetişkinlere cinsel tacizde bulunmasına bir çözüm bulmak üzere, Papa Fransis’in çağrısı üzerine Vatikan’da toplanmasını,  Papanın, "Kilise mensuplarının, çocukların cinsel istismarı belasıyla başa çıkmalıyız" dediğini kaç kişi biliyor?
- Ve kanımızı donduran son güncel olay.  Rahibelerin,  yetim, kimsesiz çocukları grup seks yapan iş adamlarına kiralamaları olayında 560 sayfalık hazırlanan rapora göre,  Çocuklar hem iş adamlarına hem de rahiplere kiraya veriliyor, yıllarca taciz gören,  tecavüze uğrayan çocuklar ölüm korkusundan seslerini dahi çıkartamıyorlar. Bu çocukların yaşları ise 8-14 yaş arasında. Peki,  bu konu medyamızda ne kadar yer aldı?
Bu ve buna benzer daha yüzlerce olayı söyleyebilir,  haber veya makale olarak okuyabilirsiniz. Aslında bunun için de derin bir araştırma yapmanıza da gerek yok. Ancak bunları haberlerde, tartışma programlarında ne görürsünüz ne de duyarsınız. 

Sanıyorum taşlar yerine oturdu. Yani Batının, özellikle Hıristiyan dünyasının pisliklerini örtmek için,  İslam ve onun değerlerine neden saldırdığını, sulandırmaya çalıştığını, bu konuda psikolojik harp yaptığını, Türkiye’deki LGBTİ’leri ve her türlü ahlaksızlığı, iğrenç alışkanlıkları desteklediklerini,  onlara karşı olunmamasını,  hoşgörü ile karşılanması gerektiğini söylemelerini anlamak hiç de zor değil. 

Ve bizim medyamız… Bütün bu yukarıda sıraladıklarımız konusunda birkaç basın kuruluşumuz hariç hepsi sus-pus. Bu da yetmiyor, bu pisliklere destek verecek mahiyette açıklamalarda bulunuyorlar.
Onlar sussa da biz susmayacağız. 

Ne yaparlarsa yapsınlar asla pisliklerini kapatamayacaklar, örtemeyecekler…

    İsmet Taş- İç Anadolu Birliği Genel Başkanı
    Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanı

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON YAZILAR