Aydın Erkoç’ların başkanlığını yaptığı Otonomi yönetiminin bazı kararlarıyla ilgili şikayetler gelmeye başladı.
Esenboğa Havaalanı yolu üzerinde 500 milyon TL’lik bir yatırımla 2016 yılında hayata geçirilmişti Otonomi. 
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Başbakan Yıldırım ve dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek’in katıldığı törenle açıldı. 500 milyon TL’ye mâl olan OTONOMİ için Cumhurbaşkanımız, “Eşine az rastlanan yatırımlardan bir tanesi” demişti.
Avrupa ile Ortadoğu'nun en büyük otomotiv ticaret merkezi olarak gösterildi.
Ama gel gör ki,  varını yoğunu Otonomi’de dükkan almaya yatıran galerici esnafın derdi bitmek bilmiyor.
Malum galericilerin şehir içinden şehir dışına taşınması zorunlu hale getirilince, Otonomi gündeme gelmiş…
Bir kooperatif kurulmuş ve Esenboğa Yolu üzerindeki yer temin edilmişti.
Ve galericilere buradan dükkan satılmaya başlanmıştı.
Galereciler bugüne kadar yaklaşık 600 biner TL ödediler bu dükkanlar için.
Varlarını yoklarını Otonomi’de bir dükkan sahibi olmaya yatırdılar desek yeridir. 
Bugün ödedikleri bu paraların karşılığı olarak tapu beklerken, Otonomi yönetiminin ek ücret talebi ile büyük bir şok yaşadılar. 
Yeni olan Otonomi’nin henüz gereğince tanınmadığı ve işlerin az oluşundan yakınan galerici esnaftan kimileri, ödedikleri 600 biner TL için borç almış, henüz bunları bile ödeyememişken, 175 bin TL daha para istenmesi karşısında adeta isyan ediyor. 
“Tapu beklerken, borçlandık” diyorlar. 
Üstelik bundan sonra yeni ek ücret talepleri gelip gelmeyeceği de meçhul. 
Bunun son olduğu da kesin değil yani. 
Otonomi yönetimi toplamayı hedeflediği bu ek 175’er bin TL ücretlerle bankaya olan borçları ödeyecekmiş.
Bu ne borcudur, şimdiye kadar toplanan paralarla ödenmemiş miydi, ödenmemişse neden ödenmedi? Bu soruların cevaplarını bilemiyorum.
İnşallah yönetimin makul, gerçekçi, mantıklı cevapları vardır. 
Vardır vardır olmasına da… 
Esnaf haksız mı?
Esnafın yönetime tepkisi yersiz mi?
Diyorlar ki:
“Esnaf kan ağlıyorken yönetim saltanat sürüyorsa, o yönetime ne gerek var? Yönetim esnafın tepesine binmek için mi orada?
Burda esnaf ekmek parası bulamazken yönetimin saltanatı ne öyle? 
Cumhurbaşkanımızın açtığı, önem verdiği bir yerde esnafa zulüm yapılıyorsa bunun hesabı sorulmaz mı sanıyorsunuz? Cumhurbaşkanı’mıza inanıp, güvenip, orada dükkan alarak, oraya yatırım yapan esnafa bu yapılanlar Allah’tan reva mı?
Avrupa ile Ortadoğu'nun en büyük otomotiv ticaret merkezi olarak gösterilen bir yerde esnafın bu derdine kim çare bulacak?”
***
Görüldüğü gibi, Otonomi esnafı hayli dertli.
Bu sorularına cevap, dertlerine çare arıyor.
Bu noktada Otonomi yönetimine düşen görev, öncelikle esnafı toplayıp, dinlemek olmalı.
“Esnaf ne diyor, işleri nasıl, mali durumu ne, bu işe girerek kar mı etti yoksa zarar mı, gidişat iyi mi kötü mü?”
Ardından kooperatifin mali durumunu şeffaf bir şekilde esnafla paylaşmalı.
“Şöyle şöyle, ne yapalım” demeli. 
Ve buradan çıkacak sonuca göre, durum raporu çıkarılmalı. 
Ek ücret talebi de bu rapora göre yeniden değerlendirilmeli.
Gerçekçi, şeffaf, birlik-beraberlik içinde paylaşılan, istişare edilen bilgiler karşısında kim ne diyebilir.
Ortak bir yol ancak böyle bulunabilir. 
Bunlar yapılmadığı sürece, esnafla yönetimin aracı günden güne daha da açılır ki, küçücük bir sorun kendiliğinden büyür, çözümsüz hale gelir.
Ne gerek var. 
Bakın Otonomi’de yönetim ile esnaf birlik-beraberlik içinde etle-tırnak gibi olamazsa, buraya yeni yatırım gelir mi hiç?
Malum Otonomi’de halen boş dükkanlar bulunuyor ve yönetim bu dükkanlara yeni alıcılar arıyor.
Mevcut esnaf halinden memnun değilse, burdan dükkan aldığına bin pişman ise oraya yeni müşteri gelmez. 
“Daha ne kadar borcunun olduğu” sorusunun cevabı net olarak verilemeyen, bilinmeyen bir yerde esnafı nasıl tutacaksın?
Dediğim gibi, yönetim esnafın sorunlarına kulak vermeli ve şeffaf olmalı. 
Aksi halde Otonomi günden güne atıl hale gelecektir. 
İnanıyorum ki bu konuda devletimizin ilgili kurumlarına da görevler düşmektedir.
Otonomi esnafı sahipsiz bırakılmamalı.