Bugün 15 Temmuz hain darbe ve işgal girişiminin 3’üncü yıl dönümü. FETÖ’nün milletin iradesini işgal etmeye kalkışması üzerinden tam 3 yıl geçti. 251 vatandaşımız şehit oldu, 2 binin üzerinde vatandaşımıza gazilik nasip oldu. 15 Temmuz Türkiye’de seçilmiş meşru hükümete ve milletin iradesine yapılmaya çalışılan son darbe girişimi olacaktı. 

Çünkü halkımız korkusuzca, sokaklara döküldü, hainlere geçit vermedi ve tüm dünyaya demokrasi dersi verdi. Osmanlı tokadını hainlerin yüzüne indirdi. O gece hainler anladı ki, Türkiye Cumhuriyeti’nde darbe dönemleri bitmiştir. Halk demokrasiden yanadır ve demokrasiye de sahip çıkmaya her an hazırdır ve kararlıdır.

Asker kılığına girmiş hainlerde tank, top, tüfek vardı. Milletimizin ise sadece kocaman yüreği.  81 il bir oldu, tek yürek oldu, sokaklara döküldü.  Adeta, “Deden geçemedi Çanakkale’yi sen mi geçeceksin?” diyerek, vatanı için canını ortaya koydu. Kahramanlarımız vardı o gece bizim, Gölbaşı Özel Harekat’ta şehit olan yiğitlerimiz, bedenini tek başına darbecilere siper eden Ömer Halis Demir’imiz vardı bizim. Ellerinde Türk bayrakları ile sokağa dökülen halkımız, tankların önüne yatan milletimiz vardı o gece.

Tüm dünya gördü artık Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde darbelere izin verilmeyeceğini, teröristlere geçit verilmeyeceğini.  Ülkemizin birliği, beraberliği ve geleceğini hedef alan hiçbir saldırıya fırsat verilmeyeceğini. Darbe girişiminden sonra yapılan demokrasi nöbetleri ile de halkın kararında ne kadar samimi olduğunu tüm dünya görmüş oldu. Neyle gelirlerse gelsinler, bu halk vatanı için mücadele edecek, gerekirse ölecekti. 

15 Temmuz büyük bir fedakârlığın eseri idi. Darbeye karşı duran halkın büyük cesareti idi. Rabbim o gece şehit olan tüm vatandaşlarımıza rahmet etsin. Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız.