15 Şubat itibariyle, köy okullarında haftada 5 gün yüz yüze eğitime geçilecek. 1 Mart'tan itibaren ise anaokulları, ilkokullar ve 8 ile 12'nci sınıflarda yüz yüze eğitim başlayacak. Bugünlerde çokça bahsi geçen konulardan birisi oldu, okullar ne zaman açılıyor? Yavaş yavaş hayat normale dönüyor derken bu sefer de mutasyon virüs çıktı. Yayılma hızı normal virüse göre kat kat fazla olan bu virüs tehlike çanlarını yeniden çaldırdı. İnsanlık virüsle yaşamaya alıştı alışmasına ama korkuları da üzerinden atmış değil. Aşı geldi diye sevinen halk mutasyon virüsle yine gerginliğe büründü. Ama ilerlediğimiz bir nokta varsa o da maskelere alışmış olmamızdır. Maskesiz hayata alışmak artık zor olacak gibi. Hayatın normale dönmesi zaman alacakken virüsün yayılması o denli hızlandı. Virüse yakalanmayan kişi sayısı yakalananların yanında gülünç bir rakam kalır. Artık alıştık virüs hayatımızın bir parçası oldu.

Eğitim alanında da okulların açılması ailelerin aklını karıştırmakta. Korkarak yaklaşan aileler ikilemde kalmış vaziyette. Çocuğunu gönderse mi göndermese mi? Bazı kesim gönderme taraftarı iken bazı kesimde kesin kararla reddedip evden eğitime devam etmekten yana. Ama biliyoruz ki yüz yüze eğitimin verdiği faydayı online olarak verilen eğitimle tam anlamıyla almak biraz zor. Veliler kadar öğretmenler de bu konuda tedirgin. Aşılanacaklar mı yoksa aşılanmadan mı görevlerine başlayacaklar? Herkesin aklında bitmek bilmeyen sorular. Her işin zorluğu olduğu gibi içinde bulunduğumuz ortamın verdiği olanaklarla öğretmenlik de zor olmaya başladı. Öğrencilik de zor veli olmak da.

Çünkü virüs gerçeği herkesi tedirgin etmeye yetti. Veliler çocuklarına, öğretmenler kendilerini düşünmekle ne yapacağını bilemez hal aldı.

Kademeli olarak açılması planlanan okullar ilk önce 10 ya da 15 öğrenciyle eğitim verilecek. Sonra karşılaşılan virüs vaka sayısına göre normalleşme başlanılacak. Birden normalleşme mümkün olmadığı için bu yöntemle hem öğretmenlere hem de velilere güven veriliyor. Zor bir süreç bekliyor tabi eğitim sektöründe çalışanları.

Son bir yılda yaşadıklarımız, sağlığın ne kadar önemli olduğunu hepimize kanıtlamış oldu. Salgın dönemi devam ederken okulların yavaş yavaş açılacak olması tekrar yüz yüze eğitime başlanmasıyla normalleşme de kademeli olarak gerçekleşecek. Uzun süre evde kalan, günün büyük bir bölümünü bilgisayar başında geçiren oyun oynamayı, arkadaşlarıyla sohbet etmeyi unutan öğrenci için bu açılış sevindirici haber oldu. Umarız bu sevindirici haber herkes için olur. Normal hayata dönmek artık uzun tarihler sonrasında değil yakın zamanlar içinde olur. Umarım okulların açılması ilk adımı olur normalleşmenin. Ama yine de kurallara uymak ve tedbirlerin önemini de unutmamak lazım. Çünkü birden normalleşme olamayacağı için üzerimize düşen görevi yerine getirmeli, verilen tedbirlere uymalıyız. Tedbirlere uyarsak eğer işte o zaman tam anlamıyla normalleşmeden bahsedebiliriz.

Kısacası okulların açılmasını istiyorsak maske, fiziki mesafe ve hijyen kurallarına uymak zorundayız.