Müslümanlığın Gereği İbadet
Yüce yaratıcının kulları üzerindeki hakkı diye tanımlanan ibadet, insanın yaratılış gayesini ifade etmektedir. İbadet, insanı yaratıcının huzurunda değerli kılan bir olgudur. Allah, insanı en güzel şekilde yaratmış, kainattaki her şeyi onun hizmetine sunmuştur. Yer yüzünde halife sıfatı ile var ettiği insanı, akıl kullanma, düşünme, tefekkür etme ve irade hürriyeti gibi hiçbir varlığa bahşedilmeyen üstün kailiyetlerle donatmıştır.
Bütün bu özellikleri verdiği insandan sadece kendisine kulluk etmesini istemiştir. Bu bağlamda Cenabı Hakk'a kul olmak, bir efendi ve köle mantığı ile seçim hakkı olmaksızın ona ibadet etmek anlamına gelmez. Aksine, kulluk seçme özgürlüğünü kullanarak isteğe bağlı biçimde Yüce Yaratıcının iradesine uymaktır. Nefsinin istek ve arzularını terk edip Allah'ın istediği doğrultuda yaşamaktır.
İbadetin Allah'ın kulları üzerindeki hakkı olması, insanın sahip olduğu her şeyi kendisine bahşeden Allah'ın şükran bilinci ile yaşamasını gerektirir. Bu çerçevede Allah Rasulü şöyle buyurmuştur: "Hepiniz her gün her bir eklemi karşılandığında bir sadaka bulunarak sabahlar. Kişinin kıldığı her namaz kendisi için bir sadakadır, tuttuğu her oruç bir sadakadır, yaptığı her hac bir sadakadır, her tesbih bir sadakadır, her tekbir bir sadakadır, karşılaştığı kimseye selam vermesi bir sadakadır, iyiliğe çağırması bir sadakadır, kötülükten sakındırması bir sadakadır, eziyet veren bir engeli yoldan kaldırması bir sadakadır.
Kişinin eşi ile cinsel ilişkide bulunması da bir sadakadır." Dolayısıyla insan, her gece uyanma kabiliyetinin kendisine bahşedenin Allah olduğunu unutmamalı, ibadet ederek bu bilinci taze tutmalıdır. Kulun imanını muhafaza etmesi ve yaşamına aktarması için ibadete devam etmesi gerekir. Yüce Allah, Hz. Peygamber'i ölünceye kadar ibadet etmesini emretmiştir. Hz. Peygamber de "Allah katında amellerin en sevimlisi az da olsa devamlı olanıdır" sözünü birçok kez tekrar etmiştir.
Peygamber Efendimiz tarafından sadaka olarak nitelendirilen davranışlar arasında adaletle hüküm vermek, iyiliği tavsiye edip kötülükten alıkoymak, karşılaştığı kimseye selam vermek, eziyet veren bir engeli yoldan kaldırmak, ailesinin nafakasını temin etmek için çalışmak gibi davranışlar, hayatın çeşitli alanlarında ifa edilen birer ibadet olarak değerlendirilebilir. İbadetlerden sayılan namaz, hac gibi bazı kulluk vazifelerinin topluca cemaat ile ifasının istenmesi, mutlaka sosyal neticeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.