MİKROP GİBİ ÇOĞALIYORLAR
Hainler yine boş durmadı. Sinsi ve karanlık planlar neticesinde yine kalbimizde onlarca cana kıydılar.
Peki ne zaman biter bu terör? Ne zaman güvenli bir şekilde insanlar gezip dolaşabilir?
Yanıtını duyar gibiyim aslında: ARTIK HİÇBİR ZAMAN.
Çünkü bu kanlı ve kahpe eylemlerden birileri kazançlı çıkıyor. Kimileri silah satıp servetine servet katarken kimileri de o akan masum kanlardan bir vampir edasında besleniyor.
Para ve güç için binlerce cana dehşet verici ve umarsızca kıyılıyor.
Kimileri vardır ya sürekli “hiçbir kimse ölmesin” der. Ben de bu söze katılırdım. Kimse ölmesin derdim ancak şimdi anlıyorum ki, dünyanın ve canım ülkemin huzuru, masum insanların güvenliği için bütün kanı bozuklar ölmeli! Kötü kişilere karşı idamlar ülke çapında değil dünya çapında başlatılmalı.
Ancak bu şekilde insanlık huzura kavuşturulabilir.
Kimileri diyebilir ki: “Çözüm sadece öldürmekten mi geçer?”
Geçmez elbette. Kötüleri öldür öldür bitiremezsiniz. Mikrop gibi çoğalır gider. Onun için bu oyunu kuralına göre oynamaktadır asıl marifet. İyi insan yetiştirmekten geçer başlangıç.
Bizler yani dünyanın huzurlu bir şekilde yürümesini insanlar, iyi bir neslin yetişmesi için elimizden ne geliyorsa yapmalıyız. Gelecek nesli iyi bir temel üzerine oturtamazsak ve neslin kirletilmesine engel olursak dünyada inanıyorum ki barış olur.
Yoksa terör kanlı bir şekilde çat kapı gelir ve ciğerimizi yakar onlarca eve ateş düşürür.
Dünya çapında bu kanlı terör eylemlerine bir önlem alınmazsa inanın evden çıkamaz hale geliriz.
Ancak şu da bir gerçek ki bu gidişle olumlu hiçbir şey olmayacak gibi. Her geçen gün dünya daha kötüye gidiyor.
Dünya liderleri teröre ve kötülüklere son vereceklerini söylüyorlar ama nedense kanlı saldırılar daha da artıyor. Önceden de dediğim gibi mikrop gibi yeni yeni örgütler peydahlanıyor.
Geçtiğimiz günlerde Polis Akademisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Remzi Fındıklı hocamızın bir konferansta söylediklerini haberleştirmiştim. Hocamız çok ciddi konulara değinmişti. Mart ayından sonra terör eylemlerinin artacağını söylemişti. Hiçbir yerin güvenli olmayacağı, güvenli devlet değil, güvenlikli devletlerin oluşacağına değinmişti.
Kızılay Güvenpark’taki patlama hocamızın ne yazık ki haklı olduğunu gösterdi. Türkiye’nin kalbinde 1 ay içinde ve onca güvenlik önlemlerine rağmen art arda canlı bombalar patlatılabiliyorsa işler iyice kötüye gidiyor galiba. Sadece Türkiye için değil dünya tehdit altında. Birileri kan peşinde.
O zaman sorulması gereken tek bir soru var: Bu kıyımı kim durduracak?
Bana soracak olursanız ben artık umutsuzum. Kanın kokusunu alanlar durmayacaktır. Şeytan kalplerine değdiyse ellerinden ne geliyorsa yapacaklardır.
İnşallah yerlerin ve göklerin Rabbi yüce Allahımız bu pisliğe bulaşanları kahreder.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.