Medya Sektörünün Kamuoyu Yansıması
Tüm dünyada seçmenin algısı yönetimi, iktidarlar için en önemli dayanaklardan biri olmuştur. Tek kanal devrinden bu yana reklamlarla, bilhassa dizi ve filmlerle insanların bazı duyguları ve hassasiyetleri kabartılarak seçmenin düşünceleri ve halihazırda iktidarda olan partiyle ilgili düşüncelerinin değişmemesi amaçlanmıştır. Özellikle son 15 yılda bu alandaki cevheri gören AKP hükumeti istemediği dizileri RTÜK’e mühürletmiş, kendi ideolojisini yansıtsan dizileri piyasaya sürmüştür. Bu kesinlikle küçümsenecek bir alan değil. Bir dönem devlet başkanları arasındaki görüşmeler Türkiye’de yapılıyorsa gelen misafir cumhurbaşkanı, bandolarımızın çaldığı ‘Diriliş Ertuğrul’ müzikleriyle karşılanıyordu. 15 temmuz hain darbe girişiminin ardından da yapılan bir mitingde sahneye aynı dizinin karakterlerinden ‘Bamsı’ ve ‘ Turgut’ çıkartılmıştı. Çünkü bu sektördeki işlerin kamuoyu üzerindeki müthiş etkisi fark edilmişti. Hadi bunlar bir nebze kabul edilebilir şeyler varsayalım, peki yapılan çirkin işler ne olacak. Onları kim sineye çekecek.
Bahsini ettiğimiz alanın tehlikeli bir yanı var, biraz bahsedecek olursak; Televizyon sayesinde ülkemizde yıllardan beri ılımlı İslam’ı güzelleme operasyonları yapılmakta. Sözüm ona son zamanlarda çıkan yapımlarda özellikle muhafazakar görünümlü karakterler ön planda oluyor. İyi ne güzel işte demeyiniz! O karakterler genellikle namaz kılan ama tesettürle ilgisi olmayan, bazen hiç namaz kılmayan ama sadece ramazan orucu tutan, günlük hayatta başörtüsü Allah’ın emriyken takmayıp mezarlıkta yemeni takan ve en önemlisi halis biri gibi görünüp, dert sıkıntıyla boğuşurken içmeye giden tipler oluyor. Sanki başında dert varken o gecelik her günahı işlemek ona mubah oluyor şeklinde gösteriliyor. Bunun karşılık tek işi okula gidip akşamda en sevdiği diziyi seyretmek olan gencimizin bu yapımlardan etkilenmemesi söz konusu olabilir mi? İşte dizilerde ılımlı İslam’ı güzelleme çabaları bu şekilde meyvesini vermiş oluyor. İşte insanlar akşam evine gidip pijamaları çekip biraz dizi izlerken koltukta sızacak, bunda ne var ki demeyin! Malcolm X’in bir sözünü tamda bu anda hatırlamak gereklidir ki; “eğer dikkat etmezseniz medya, mazlumlardan nefret etmenizi ve zalimleri sevmenizi sağlar” diyerek medyanın insanlar üzerindeki etkisini çok yerinde bir cümleyle tarif etmiştir kendisi. Ilımlı İslam’ı güzelleme çabalarının ana fikri açıkça söylenmese de beyinlere nakşedilen şifreler şunlardır; yapmasan da olurculuk, o kadarcıktan ne olacakçılık, bana necilik vesaire…
Medya sektörünün kamuoyundaki yansıması yadsınamaz seviyededir. Evvela ne izlediğimize sonra küçük yakınlarımıza ne izlettiğimize dikkat edelim. Uykudan uyanmış bir nesil yetişmesi dileğiyle...