R. Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı seçildi. Hayırlı ve uğurlu olsun. Allah yardımcısı olsun. Hayırlı hizmetlere vesile kılsın.
Maklubeyi bilmeyen var mı?  Maklube paralel yapının, yani cemaatin evlerinde yapılan ve ortaklaşa yenilen bir yemeğin adı. Maklubenin yemek olmasından ziyade bir sembol, bir şifre olması ile bilinmektedir.
Maklubenin nasıl hazırlandığı, pişirildiği ve yenildiği değil,  şifre olarak kullanıldığı anlamlı. Şayet uçak, otobüs, trende seyahat ediyorsunuz yanınıza oturan yol arkadaşınızı tanımak için ilk kullanılan şifre “maklube”dir.
“Maklube sever misiniz?”  Muhatabınız ne demek istediğinizi anlamsız bir bakışla karşılarsa, o cennetliklerden değil. Konu değişir. Şayet cevap “O hem de nasıl!” ise artık başka bir söze gerek yok. Ondan sonra ilişkiler, konuşmalar rahatlıkla sürdürülür.
Maklubenin bir başka önemli versiyonu ise çeşitli kademelerde yapılan mülakatlarda “Hiç maklube yedin mi?” sorusudur.  Adayla jüri arasındaki en anlaşılır şifre maklubedir.   Jüri başkanı ustalıklı bir şekilde adaya hangi yemeği sevdiğini, yemek yapıp yapamadığı girizgâhından sonra heyecanla“Maklube sever misin?” sorusunu çakar. Cevap “evet” ise aday kesin kazandı. Başka soruya gerek yok. Tam puan. İşlemlerin tamamlanması için bundan sonrası gerekli evrakın hazırlanmasına kalmaktadır.
Maklube şifresi ile mülakatı geçenler üzerinde bir araştırma yapılmış mıdır? Bilemiyorum. Ama  maklube şifresi  ile makam sahibi olmuş pek çok başarısız adamı yakından tanıma imkânım oldu.    Maklube şifresini bilmiyorsanız bu insanları tanıyamazsınız. Ama maklube ile makam sahibi olmuşlar kendilerini hemen deşifre etmektedirler. Pek öyle gizli saklı yönleri bulunmamaktadır. Özellikle emniyette ve adliye kesiminde bugünlerde acayip sesleri çıkmaktadır. Şifre bozuldu, maskeleri düşürüldü ve ne oldukları, kimin emrinde oldukları net bir biçimde bilinmektedir.
Maklube aslında bir bakıma amatör yemeğidir. Yanında salatası ve ayranı ile ortalama bir yemek. Ancak maklubenin kodlarını çözen ve deşifre eden, eski Başbakan Türkiye’nin büyük çoğunluğunun oylarıyla  Pazar günü on ikinci cumhurbaşkanı seçilen  R. Tayyip Erdoğan olmuştur.
Bundan önce TBMM i üyeleri ile seçilen Cumhurbaşkanlarının yerine bizzat milletin iradesi ile seçilen bir Cumhurbaşkanı var. Dolayısı önceki cumhurbaşkanlarından farklı bir irade gösterecektir. Seçim öncesi kendisine acımasızca ve düşmanca bir tavır koyan “Maklube”cilere karşı daha anlaşılır bir durum sergileyecektir. Çünkü yeni Cumhurbaşkanımız Muklubecilerin  niyet ve hareketlerini en iyi bilendir. Yani maklube şifresini çözmüştür.
Sayın Cumhurbaşkanımızın konuyla ilgili kendiden beklenen adil ve tarafsız olmak değil, kendisine oy veren yüzde elli ikilik kesimin talep ve beklentilerine kulak vererek maklube şifrecilerini kısa sürede etkisizleştirmektir.
Özelikle devletin geleceğini ilgilendiren hassas konularda dinleme yaparak düşman ülkelere servis yapanlar, 17 ve 25 Aralık 2013 tarihlerinde başarısız kılınan darbe girişimlerinin üstüne gidilmesi ve netice alınmasıdır.
Pazar günü büyük bir sükunet ve vakar içinde cereyan eden seçimin galibi görünüşte  Tayyip Erdoğan’dır. Ama asıl galibi yüce Türk Milletidir. Seçimin mağlubu ise ne Ekmel ne de mağlubiyetini bile bile seçime Cumhurbaşkanı adayı sıfatını kullanarak katılan Elezığ’ın genç zaza delikanlısı Selahattin’dir.
Referandum niteliğinde cereyan eden, tamamlanan ve üzerinde daha uzun süre yazılacak, konuşulacak olan seçimlerin mağlubu “maklubeci”lerdir. Çünkü seçim süresince yazılı ve sözlü olarak R. Tayyip Erdoğan’ın kazanmaması için sözlerin en çirkini, davranışların en kabası, iftiraların en berbatı ile tam siyasi bir parti gibi çalıştılar, didindiler, mücadele ettiler ve hala direniyorlar. Gelinen bugünkü noktadan sonra maklubeciler tavsiye edilmeyi hak ettiler ve edilmeli.
Sözün özü, 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleri bir ilk olarak tarihe geçti. Galibi ve mağlubu ile bir seçim. Ama en önemlisi seçimlerde siyasi parti gibi hareket edip, taraf olanların tencerelerinin dibi yandı.  Maklube tencerenin dibine yapıştı, adayları çatıdan indirilmeyi bekliyor.
Bundan sonra tüm dikkatler seçim öncesinin en çirkin muhalefetini sergileyen maklubecilerinin üzerinde olacaktır. Önlerinde iki yol bulunmaktadır. Ya özür dilemek veya isyana devam ederek kendilerine milletimizin biçeceği cezaya razı olmaktır.
GÜNÜN HİKMETİ
“Derya ne kadar derin olursa olsun, ördek yavrusu onun üzerinde yüzer.”
Hz. Mevlâna