2019 yılı Kurban Bayramı geldi çattı. Hepimizin heyecanla beklediği bir Bayram daha idrak edilecek. 9 gün tatil olur mu, olmaz mı tartışmaları devam etse bile tatil verilmedi.

Ancak her Bayram tatil verilip, verilmemesinden ziyade "eski bayramlar" konuşulsa daha çok birlik, beraberlik sağlanır gibi...

Çünkü yıllar geçtikçe Bayramlarda evlere gelen veya arayan, soran kişi sayısı bir hayli azaldı. Herkesin paylaşım yaptığı, story attığı Bayram mutluluğu sadece kapılarımızdan içeri girmiyor.

Telefonlara kadar giren tebriklerin, kapılardan içeri girmiyor oluşu zaten "ah o eski bayramlar nerede" dedirtiyor. 
Her yıl aynı senaryoyu yaşıyoruz. Telefonlardan uzak kalın, bayram heyecanı yaşayın deniliyor ancak söylenenler sadece sözde kalıyor. Ülkemizde de bu sorunun üstesinden gelemedik. Herkes "iyi bayramlar" diyor ancak kimse bayramı evinden içeri sokmuyor.

Ayrıca Kurban Bayramını idrak edeceğiz. Bu konuda da "et bayramı" gibi bir algı mevcut. Çünkü insanlar birbirini gördüğünde ya da aradığında "bayramların nasıl geçtiğinden ziyade" , "kaç kilo et çıktı" derdine düşüyor.

Namazında niyazında Müslümanların bu denli konulara kafa yorması bence hiç yakışık kalmıyor. Ben evlerinde daha fazla et stoklamak için "derin dondurucu" alan kişileri biliyorum. 

Bu Bayramın "et bayramı" olmasından uzakta bir Bayram olarak yaşanmasını talep ediyorum. Büyüklerimizin elini öperek, kapılarını çalarak. "Ah o eski Bayramlar nerede" dedirtmeyecek bir Bayram yaşanmasını temenni ediyorum.

Bayram tarihinin, yazım tarihim ile çakışmamasından dolayı birkaç gün Bayramınızı erken kutluyorum. Gelecek hafta Bayramda yaşadıklarımız ve yaşamak zorunda bırakıldıklarımız ile görüşmek dileğiyle. Hayırlı Bayramlar...