24 Haziran 2018 tarihinde yapılan seçimlerin haricinde daha önce yapılan seçimleri de baz alarak söylüyorum dolar artışı hayırlara vesile değil diye abartmaya gerek yok.
Nasıl ki bir döneme damgasını vuran patates, soğan krizi varsa dolar krizi aynı onlar gibi unutulup gidecek.
Yoksa rahipmiş yok Trump falan bunlar her zaman olan konular değil ama şunu da unutmamak lazım; dolar ilk defa artmıyor.

Belki ilk defa artmıyor ama ilk defa bu kadar fazla artmış olduğu için tepkiler normaldir. Ama şöyle bir durum var dolar fiyatları sonrasında Bakan Bey'lerden şu açıklamayı duymak zoruma gidiyor; "her şey kontrol altında" deniliyor.
Ben bunu yadırgamam ama bunu sokakta bulunan insanlara anlatamazsın. 
Facebook'u katmıyorum. Twitter ve Instagram'da her paylaşım doları kapsıyor. İnsanların ağzı torba değil büzülmez. Halktır ne yapsa yeridir. Ancak fazla abartı ve kışkırtan paylaşımların dolar fiyatlarının karşısında "TÜRK LİRASI" değerini kapsayan saçmalıkların bir an önce rafa kaldırılması lazım.
Sınırları içerisinde yaşadığı ülkenin para birimi değer kaybediyor. Halk arasında konuşulanlar ise;
- Oy verirken düşünecektiniz.
- Ben hep 50 Liralık alıyorum.
- Bana etki etmiyor (telefon samsung s8)
gibi, gibi...
Kısacası bu tarz söylemler karşısında insanların cebinde Türk Lirası olması hayret ettirici.
Bu konuyla alakalı olarak bu yazıyı kaleme alırken şunu söyleyebilirim; ben hükümeti tutsam veya tutmasam neyse bu önemli değil ancak halk olarak hükümete bu konunun güzel bir şekilde dile getirilmesi lazım.
Atıp, tutarak dolar fiyatları düşürülmez.
Nasıl ki soğan ve patates fiyatları kendini unutturdu, dolar da unutturacak elbet...